Döviz Kurları ve Türkiye Ekonomisi
Son günlerde döviz ve altının, TL karşısında aşırı ve hızlı değer artışı sonucu nerde ise tüm hayatimizi etkiledi. Fiyat artışları insanları hem tedirgin etti hem de gelecek endişesi arttı. Öyle bir durum oluştu ki artık ilk okuldaki çocuklar okulda döviz kurları hakkında konuşup ve döviz fiyatlarını bilmektedirler.
Bu durum her kesimi etkiliyor, vatandaş saatler içinde değişen fiyatlardan tedirgin, döviz fiyat artışı neden ile dakikalar içinde maaşının erimesi, cebindeki paranın, alim gücünün azalması insanları oldukça tedirgin ediyor, esnaf bu durumda sattığı malin yerine koyamamaktan ve sermayesinin erimesinden tedirgin…
Peki Türkiye ekonomisi nasıl bu hale geldi ve nereye doğru gidiyor?
Bu sorunun cevabı hakkında değişik kişiler tarafından değişik cevaplar vermektedir. Bunlarda bazılarını inceleyelim;
1: Ucuz işçi ve üretim maliyeti oluşturarak Avrupa’nın Çin’i durumuna gelmek için Hükümet bilerek bu durumu oluşturdu ve her şey kontrolünde:
Bu fikri destekleyenlere göre, Amerika ve Avrupa Çin’in son zamanlarda gelişmesi ve artık onlara tehlike haline gelen Çin’e alternatif bir üretim merkezi olan ülke peşindeler, Türkiye’de TL değer kaybettikçe ucuz işçi ve üretim merkezine dönüşecek ayrıca Avrupa yakın olduğundan Avrupa’nın Çin’i haline gelecek.
Bu tezi savunanların unuttuğu bir kaç konu var.
A: ucuz üretim için sadece ucuz işçi ile olmaz.Üretim için işçi fiyatlarıyanında ham madde fiyatlarıda var, Çin’de ucuz üretim var çünkü orada hem işçi ucuz hem ham maddeyi kendisi ürettiği için ham madde de ucuz ancak Türkiye ham maddesini kendisi üretmediğinden döviz ile ithal edilen ham madde döviz fiyatı artışı ile üretim fiyatı da artacaktır böylece Türkiye Avrupa için cazip hale gelmeyecektir.
Ayrıca biraz tarihi karıştırdığımızda görüyoruz ki Sovyetler birliği parçalandığında Avrupa birliği ucuz üretim için Bulgaristan, Romanya özellikle Polonya’da bu tezi denedi. Polonya Avrupa’nın tam içinde ve işçi ücreti olarak da Sovyet birliği ülkelerinde en ucuzu olduğu halde, ham madde üretimi olmadığından ve yüksek ham madde fiyatı neden ile başarısızlıkla sonuçlandı ve böylece Avrupa ülkeleri fabrikalarını Çin’e taşıdı.
Bu teze karşı çıkanlar Daha önce başarısızlıkla sonuçlanan bir yolu hükûmet tarafından tekrar denemesini muhtemel göremiyorlar.
B: Amerika ve Avrupa için Çin’e alternatif ülkesi Vietnam’dır.Batılı ülkeler ne olur ne olmaz diye Çin’de olan tüm fabrikaların küçüğünü ve daha az üretim ile Vietnam’da kurmuşlar.
2: Faizi düşürerek yatırım artacak ilk başta döviz artarak pik yapacak ancak pik yaptıktan sonra düşmeye başlayarak stabil hale gelecek.
Bu teze karşı çıkanlar bu yolun hayalden ibaret olduğu ve başarılı olma ihtimali olmayan bir yol olduğunu iddia ediyorlar.
3: Ekonomi tamamen çökmüş üstte incelediğim hususları bu çöküşün kapatmak için üretilen tezler olduğunu savunanlar var. Sanki döviz kurları bilerek ve kontrollü şekilde hükümet tarafından bu çağ atlamalar için bir proje olduğunu göstermeye çalıştıklarını iddia ediyorlar.
Bu tezi savunanlara göre ekonomi hükümet kontrolünden çıkmış. A) Turizm ile gelen döviz çok azaldığından. B) Bölgede özellikle komşu ülkeler ile problemden dolayı ihracatın azaldığı. C) kamu bankalarında döviz kalmadığı D) Merkez bankasının rezervlerin eridiği neden ile merkez bankasının etkili bir müdahale gücü olmadığı E) yollar, köprüler, hastaneler döviz bazlı borçlanarak yapıldığından F) Türkiye borçlarını döviz üzerinden olduğundan gibi nedenlerden dolayı döviz açığı olduğundan ve eskisi gibi Katar, Azerbaycan…. Gibi ülkelerden döviz gelmediğinden döviz açığı neden ile bu döviz yükselmeler yaşandığını fikrini savunlar var.
Bu yorumların hangisi doğru olduğunu gelecek gösterecek. Ancak döviz Kur’daki değişiklik vatandaşı tedirgin edici bir hal almış durumda. Yatırımcının güvenli bir şekilde yatırım yapabilmesi, esnafın sattığı malı yerine koyma endişesi olmaması …………..döviz kurun stabil olması gerekir.
Kısa zamanda bunun olması dileği ile.
Ali Haydar
13.12.2021