Şu anda Gül’ün yerinde Sezer olsaydı.
Ve AYM de Yargıcettin Soldançarkçıoğlu’nun ölümü sebebiyle boşalan koltuğa 27 agustosta
yapılacak atama sebebiyle tartışma çıkmış olsaydı.
Bu atamaya yetkili kim olacaktı? Sezer mi, Erdoğan mı?
Denilseydi ki:
-Sayın Sezer, YSK Erdoğan’ın seçildiğini ilân etti. O artık Cumhurbaşkanı . Bu atamayı O yapsa?’’
Sezer ne yapardı?
‘’-Hay hay öyle olsun.’’ mu derdİ?.
Yoksa, anayasa kitapçığını fırlatıp:
‘’-Okuyun bakın ne yazıyor?..
Anayasa Madde 101 : Görev süresi beş yıldır.
Anayasa Madde102 :Cumhurbaşkanı GÖREVE başlayıncaya kadar GÖREV süresi dolan cumhurbaşkanının GÖREVİ devam eder…(Türkçe’ye bak. Bu cümleyi kurana ilkokul diploması veren hocanın…)
- Demek ki neymiş.. diye girişir ve öğüde devamla:
-Bu makam sürelidir. Beş yılın dolacağı 28 Ağustosun son anına kadar cumhurbaşkanı benim. Der,
-Aynı anda İKİ CUMHURBAŞKANI MI OLUR? Diye bir güzel çıkışır:
-Usul olarak seçildi, burası doğru ama, göreve başlayıncaya kadar eski görevi ne ise odur.
- Cumhurbaşkanı görev ve sorumluluğunu kazanması için;
-Benim görev süremin son saniyesine kadar bekleyecek.
-Sonra görev devir teslimi yapılacak
-Ve YEMİN edecek..
-Görev ve sorumluluğu işte o zaman HUKUKEN başlayacak…
-O gitsin kurultayını yapsın.
Benim dillere destan tarafsızlığjma ve yaptığım atamalara da karışmasın‘’
MI DERDİ?
Cevapta öncelik
Fitneden medet uman
Gargamellerindir..