Türkiye’nin Libya’da ne işi var?
Binlerce km uzakta olan Rusya’nın, Birleşik Arap Emirlikleri’nin, Mısır’ın, Fransa’nın, Suudi Arabistan'ın vb. devletlerin Libya’da işi var…
Sadece Türkiye’nin yok
Öyle mi?
Akdeniz'de petrol alanları paylaşılırken, kıta sahanlıkları çizilerken, devletler hükümranlık alanları genişletirken, Türkiye hiçbir şey yapmayacak, sınırlardan dışarı çıkmayacak, elini kolunu bağlayıp, etrafa gülücükler saçarak seyredecek...
Bunu mu istiyorsunuz?
Aslında, bu ‘ne işi var?’ sorusu sadece Libya için de sorulmuyor.
Suriye ve Kuzey Irak için de soruluyor
Bırakın günümüzdeki yerleri, o kadar ileri gidiyorlar ki, tarihte bile, ‘Viyana’da, Selanik’te, Budapeşte’de, Sofya’da, ne işimiz vardı?’ diye de soruyorlar.
Fakat her ne hikmetse bu soruyu İstanbul, Bursa, Trabzon, Malazgirt vb. için sormuyorlar.
Hani neden sormadıklarını insan merak etmiyor da değil
İstanbul, Trabzon, Ankara’da bizim değildi, ‘buralarda ne işimiz var?’ diye sormuyorlar, unutmuş olacaklar herhalde…
Bir de şunu sormuyorlar;
Hatay’da ne işimiz vardı?
Biliyorsunuz Hatay Fransız egemenliğinde idi, sonradan bağımsız bir cumhuriyet oldu, M. Kemal Atatürk’ün gayretleri ile de anavatana bağlandı.
Evet, bekliyoruz, sorun
Bizim Hatay’da ne işimiz vardı?
Soran yok, susmayı tercih ediyorlar
İyi de Kuzey Irak, Suriye, Libya için susmayanlar, bunlara geldiği zaman niçin susuyorlar, bilen varsa söylesin.
Şimdi dönelim konumuza
Biz Libya’da ne arıyoruz?
Bir kere biz Libya’da bir şey aradığımız yok, Libya’nın meşru hükümeti Türk Devleti’ni davet etmiş, biz de bu davete icabet etmişiz…
Üstelik yapılan bir anlaşma ile Akdeniz’de, Kıbrıs’ın güney batısında yeni alanlar üzerinde hak sahibi olmuşuz, bu anlaşmadan dolayı…
Oralarda doğalgaz ve petrol arayacağız
İşin garip yanı, Libya’nın meşru hükümetinin yaptığı bu davetine uymak da cesaret işiydi.
Çok riskli, herkesin göze alamayacağı bir şeydi
Hafter denen ve kendi kendini general ilan eden bir adam zaten Libya’nın % 95’ini, yanlış okumadınız (yüzde doksan beşini) elinde tutuyordu.
Buna rağmen Türkiye bu davete uydu
Buna rağmen Libya’ya girdi
Her türlü risk ve olumsuzluğu göze alarak girdi
Şimdi durum ne? Hafter köşeye sıkışmış, toplu cinayetten aranan bir katil, üstelik ülkenin % 45’den fazlası da meşru hükümetin eline geçmiş durumda…
Şimdi anladınız mı Libya’da ne işimiz olduğunu?