NEVŞEHİRCE
Doç. Dr. Faruk GÜÇLÜ
Her yörenin kendine özgü sözleri ve halkın geliştirdiği deyimleri vardır. Yüzlerce medeniyete beşiklik eden Kapadokya yöresi bu konu da oldukça zengindir. Günümüz gençlerinin dijital çağda unutmaya başladığı yerel sözcükleri derleyip toplamak ve unutulmamasını sağlamak bu aşama da çok önemli hale geliyor. İletişimin çok gelişmediği dönemlerde önceki yüzyıllardan dilden dile aktarılıp gelen sözcükleri unutmamak gerek..
Acer gibi: Taze yeni gibi
Ağır otur batman(daha ağır) kalk: Efendi gel saygı duysunlar
Ağzı açık ayran delisi gibi dolaşıp durma : Aval aval, salak salak bakıp durma
Al sana al sana s.k.m kaldı Kel Hasan’a : Herkese dağıttıktan sonra kendisine hiçbir şey kalmayanlar için söylenir
Amel olmak; İshal olmak
Anası ne ki danası ne olacak ! : Annesi bir işi yaramaz, kızı da öyledir anlamında kullanılıyor
Ar namus tertemiz : Ap ak. Hiç kirlenmemiş
Asbabı kirlenmiş : Elbisesi(giysisi) kirlenmiş
Aş buldun yumul,iş buldun kaybol : Yemek varsa ye iş buyururlarsa kaybol anlamında bir deyim
Aşırt yapmak : Tahıl ürünlerini kilerde saklamak için özel bölme yapmak, aşırt tahıl saklanan taştan örülmüş özel bölme demektir.
Ayağı hırtmak: Ayağın burkulması
Ayna tutmak : Henüz haberleşmenin gelişmediği dönemlerde genç erkeği genç kıza cep aynası tutması onu sevdiğini ifade ederdi.
Az baa bak : Biraz buraya bak
Bağrı yufka: Cana yakın,insancıl
Bekmez ilaanı(leğeni)gibi senede bi sefer lazım oluyon onda da yoksun : Pekmez leğeni yılda bir kez pekmez kaynatmak için kullanılır. Sende öylesin ama gerekli olduğun zaman da bulunmuyorsun anlamındadır.
Bi gımıh bacağının boyundan böyük işlere kalkma : Boyundan büyük iş yapma anlamındadır.
Bostan korkuluğu gibi dikilip durma: Boş durma, çalış, iş yap
Boğazı düşmüş : Boğazı ağrıyanlar için söylenir
B.kuna bostan dikecek: Kendini çok kıymetli sanıyor
Böğöön(bugün) burada ol : Bugün buraya gel anlamındadır.
Buyur buyruğunu, gıvır guyruğunu: Durmadan emredenlere söylenen bir söz
Büvelek tutmuş gibi dolaşıp durma : Büvelek isimli sineğin saldırısına uğrayan inekler gibi sağa sola kaçıp durma anlamındadır.
Cabbar inkar etmek : Şiddetle red etmek, kabul etmemek
Cavırdayıp durmak : Yüksek sesle çok konuşanlar için kullanılır
Cavlak kafa : Kel kafa
Cılhısız çocuk : Şımarık bebe, şımarak çocuk
Cibileyip durma : Yağ çekip durma
Cilhaaz : Daha da fazla
Civil çivil civildeme : hareketli, yerinde duramayan küçükler için söylenir
Cıngıbat çıharma: kargaşa yaratma
Cödderi cödderi yürüme : Zayıf ,çelimsiz, halsiz
Çeltek tutmak : Çoban yardımcısına çeltek denir
Çene çalmak : Çok konuşmak
Çığşalı çığşalı konuşma : Huzur bozacak şekilde ,provakatif konuşma
Çıkla çıkla : Daha daha fazla
Çocuk gibi günülüyor: Günülemek çocukların diğer çocukları kıskanması anlamında kullanılıyor
Çorba çaya kadar, mantı bağa kadar, pilav götürür getirir : Tarlada çalışanlar pilav yerse eve gelene kadar aç kalmaz
Daldasız, duldasız : Koruyanı, dayısı olmayan
Davar damında türkü söyler: Ahırda yaşar
Davulcu yellenmesi gibi gürültüye gitti : İyi şeyler söyledi ama gürültü de boşa gitti.
Deli sengi : Deli gibi
Deli sollu : Boş ve avare dolaşan
Devetüyü giyme : Kahverengi giysi giymek
Dımıksız: Köşeli olmayan yuvarlık
Dızıkmak zor : Dizlerinin üstüne oturmak
Dimisini duvara asmak : Kadına tecavüz etmek(dimi; kadın giysisi)
Dinelip durma : Ayakta durma
Direşgen adam : Dirençli, direnen kişi
Dişirici gibi dolanmak : Dilenci gibi gezinmek
Diz gelmek : Dizlerinin üstüne oturmak
Donuksumak : Ağlayacak hale gelmek, duygusallaşmak
Dönde süsünüyün(ense)kökünü görüyüm : Buradan kaybol, uzaklaş
Ecik(azıcık) gel hele : Biraz buraya gel
Eftinif durmak: Küçük el işleriyle uğraşmak
Elepen gibisin : Kertenkele yavrusuna elepen denir
Ellik(enlik) takmak: Ekin biçerken orak parmakları kesmesin diye parmaklara takılan metal ve tahtadan yapılmış parmaklıklar
Ekseni kırık : İhmalkar, bozulan alet edevatı tamir etmeyen
Eşşek sattığımın bağ komşusu: Uzaktan yakından ilgim yok anlamında
Fihare adam . Fakir
Firik almak : Kendinden yaşça küçük bir kadınla evlenmek
Gabıklı adam : Sünnet olmamış
Gadasını aldığım : sevdiğim, sevdiceğim
Ganağı yakın : Saf, aldatılması, iknası kolay
Gancık garı gibi dolaşıp durma : Kalleşlik yapma
Gıçı yere yakından korkacaksın: Kısa boyludan kork
Gımırın teki: Kısa boylu ve sıska
Gıvanıp durmak; Sevinmek, öğünmek
Gitti gelmez, yitti bulunmaz : Kayboldu, gitti anlamındadır.
Goocu garı : Çok dedi kodu yapan kadınlar için söylenir
Goralı kapı dışardan açılmaz : İçerden kilitli kapı dışardan açılmaz
Gozellik sofraya gonup yinmez, geçim önemli: Güzelliğine güvenme .çalış kazan
Gö keli : Yeşili bol olan sınır,
Gömüklü suya girilmez : Çamurlu suya girme
Günüleyen çocuk gibi: Çocukların birbirini kıskanmasına günülemek denir
Gubarıp durma ; Kibirlenme, büyüklenme
Gubuz çıkartmak . Fit sokmak, nifak sokmak
Gufalıp durmak : Övünüp durmak
Gursağı kavurga görmedi: Karnı aç, hiç yemek yemedi
Gurruh gibi oldun; Ağır yük kaldırıp taşağı şişenlere söylenir.
Güdü güdü: Köpeği çağırma gel gel demek
Habi sös : Birazcık sus
Helik cücük : Helik taş dubar örerken taşlara arsına konulan küçük taşlara verilen isimdir. Helik cücük te küçük eşyalar için kullanılır.
Helleşelim hadi: Çuval ya da ağır şeyleri birlikte kaldıralım anlamında kullanılan bir deyim
Hengilim atıp durma : Göbek atıp durma
Hılhışır dolmuş: Çöplük olmuş
Hımbıl hımbıl durma : Tembel tembel durma
Hınız hınız gülüp durma: Sinsi sinsi gülme
Hışva olmuş: İşe yaramaz hale gelmiş
Hini hacette lazım olur : İlerde ihtiyaç duyulabilir
Homutup durmak : Küsmek, kırılmak
Hoşgilim geçmek : Dalga geçmek, gırgıra almak
Hozan bırakmak : Tarlayı ekip sürmemek
Hömbülüne bindim: Omuzuna bindim
Hömerip durma; Kafa tutma, diklenme
Iğdığımın ığdığı, dığdığımın dığdığı : Uzaktan yakından bir bağı olmayan kişiler için kullanılan deyim
Ihdırmak : Çötürmek
Irımı Kırım’ı gezdi : Her yeri gezmek anlamında
Ismarıç virdim: sipariş verdim
Işala düşecekler : Salla düşecekler
Izgın kadar sevgin yok : Zerre kadar sevgin yok, hiç sevgin yok
İlahne gibi giyinmek : Lahana gibi kat kat giysili olmak
İmirin iti gibi titreyip durma: Çok üşüyenleri için kullanılır
İmi timi yok : İzi yok
İngilif olmuş : Çok zayıflamış
Lafa döş(göğüs) verme işine bah : İş yaparken durup laf dinleme
Kabala iş : Götürü iş
Kalk oturum çaldırmak : Ortalığı karıştırmak, kırıp dökmek
Kanara olma: Kapı kapı dolaşma, seni sevmeyene gitme anlamında bir deyim
Kanişli karpuz; Olgunlaşmış, kırmızı renk almış karpuz
Katık damı : Kışlık yiyeceklerin ve hububatın saklandığı evin bir odası. kiler
Keli kelteme: Tarla sınırı
Keli kelteme çığnayıp gelmiş : Engel tanımadan gelenler için söylenir
Kerme yapmak : Hayvan pisliğinden kışın yakmak üzere kurutulan kerpiç yapma işi
Kesmiği bol : Tandırda yakmak için kullanılan kalın samana kesmik denir
Kınış kınış: Mini mini
Kırık tutmak : Evli kadının dost edinmesi
Kolanı Gevşek : Kolan eşeğin sırtına atılan çulun düşmemesi için kullanılan kendirden dokunmuş kalın urgan türü, Kolanı gevşek deyimi, elbisesi düşenler,kemeri olmayanlar için kullanılır
Kötülengin : Zayıflamış
Kuru Dökme : Siyah üzümün kesilip salkım halinde kurutulması
Külleyi açık tut : Tandırın ateşin yanması ve oksijen alabilmesi için açılan bacasına külle denir
Künkümüş halde: Çürümüş, yaşlanmış, bozulmuş
Lede gibi : Aç gözlü, doymaz, gede
Lingiyip durma : Oraya buraya gidip gelip durma
Lomunu verdim : Haddini bildirdim
Maarsem öyleymiş : Meğer öyleymiş
Maşala yapmak: Sebze bahçelerinde ,su tutması için kenarları çevrili ekim alanı yapmak
Mıhralı gibi: Durmadan öksüren,sümüğü akan, hastalıklı
Mışırıklı iş yapma : Çetrefilli, karışık işlere girme
Mitttirdemek : Oradan oraya koşmak
Müvel ekmek : Sebze ekmek, sebze dikmek
Ne diyon kelaz : Kelaz kadınlara yönelik hitap şeklidir.
Nöördün : Ne yaptın
Nörüyon laa : Erkeklere yönelik nasılsın anlamında bir söz
Nörüyon gıı : Kadınlara yönelik nasılsın anlamında bir söz
Oflaz oflaz konuşmak: Ukala ukala konuşmak
Ödüm sıttı : Çok korktum
Ögsüz (öksüz)yamalığı gibi: İğreti dikilmiş
Pakla sırığı : Yeşil fasulyenin büyümesi ve sarılması için dikilen kuru ağaç parçası
Pılışkası çıktı : Çok yoruldu, yıprandı
Pirelendik hepimiz: Hepimiz şüphelendik, kuşkulandık
Pişirgeci yanık : Tandıra saman atan küçük sopaya pişirgeç denir
Puhare tütmüyor : Baca tıkalı, duman çıkmıyor
Pürçüklüsü bürgülü: Renkli havuç
Saçma yapmak : Tandırda yakmak için kalın saman yapmak
Saltama oldum: Salgın hastalığa yakalandım, grip oldum
Sarı lirayla it daşladı: Çok parası var nereye harcayacağını bilmiyor
Sende gancık eşşek şansı var: Çok şanlısın anlamında kullanılanılan ironik bir tanımlama
Sıtkı sıyrılmak: Soğumak, nefret etmeye başlamak
Sohum sohum yemek : Lokma lokma, lime lime yemek anlamında
Söbelenmek : Çocukların oynadığı bir oyunda ebenin beklediği taşın adı söbedir. Söbeyi bekleyen çocuk saklanan diğer çocukları görürse söblendin der.
Suratını sallayıp durma : Surat asma ,somurtma
Suratını eşşek derisiyle kaplamış : yüzü kızarmıyor, utanma yok
Süprüntüsü çok : Boş işlevsiz ve çöpü fazla
Şıdıkıp durma : Şımarma
Şibidi çıktı: Çok ıslandı anlamında kullanılan bir deyim
Şillez yapmak : Toprağı su dökerek çamur haline getirmek, taş duvarları sıvamak için kullanılan çamura şillez denir
Şirahnede üzüm çinemiş : Pekmez yapımında üzümün çiğnendiği yerlere şirahne denir
Şivşirtme : Kışkırtma, tahrik etme,yönlendirme
Şoo taraf : Elle gösterilen taraf
Tahne yol : Sakin ve boş yol
Taş başına çıkmamış : Henüz ergenlik çağına gelmemiş, bu sözün hayvanla cinsel ilişkiyi anlatan bir yanı da vardır.
Temek yapmak : Hayvan pisliğinin kurutulmak üzere toplandığı yer
Tırhazda oturur : Viran yerde ,örende oturur.
Tire çorap: Bir çeşit naylon çorap
Tuturuk gibi : Çabuk yanan, çabuk tutuşan otlara tuturuk denir
Ufak su dökmek : İşemek
Umsuluk olmuş gibi durma : Boşuna heveslenme
Uşkuru çözük : Zampara
Üzeri yüklü : Hamile
Vıttırı vızzık adam: iş yaramaz, boş adam
Vızırgaç gibi dönmek : Sürekli karar değiştirmek, yön değiştirmek
Vızıttırmak : Kaytarmak, iş yapmaktan kaçınmak
Vir yisin, ört yatsın, yok(h)la ölmesin: Hiçbir işe karışmayan ve rahatına düşkünler için söylenen bir söz
Yaalık ile silmek : Yağlık, mendil
Yaarnım ağrıyor : Sırtımda ağrı var
Yadırgı gibi durma ; Yabancı gibi durma
Yangılı : Vefalı, eşi dostu arayıp sorar, unutmaz
Yattığı ahır sekisi, söylediği İstanbul Türküsü : Durumuna bakmadan boş hayaller kuranlar için söylenen söz
Yumuş tutmak : Verilen görevi yapmak(çocuklar için kullanılır)
Yüzü sirke satıyor : Yüzü asık
Zaar : Küçük köpek
Zabunlamış : Eşekler için kullanılan zayıflamış sözcüğünü ifade eder
Zan zun : Geveze, boş konuşan
Zavar öğütüp durma : Yalan söyleyip durma
Zerdali püsü : Kayısı ağaçlarından sızan yapıştırıcı sıvı
Zıkkayı sağlam çak: Sağlam kazık çak
Zıllı zıllı zuvara vur g.tünü duvara: Çocuk oyunlarında sözünde durmayan çocuklar için söylenir
Zımbık yersin : Yumruk yersin
Zınarmak(zınnımak) yok: Kaytarmak yok
Zıngıyıp durma : Sert sert yürüyüp durma
Zıp zıdı : Çok kısa boylu anlamında bir deyim
Zıykal olmuş : Kaypak ve kaygan olmuş
Zobuk(Zobut) gibi : Erkekler için kullanılan iri yarı ayı gibi anlamındadır.
Zonguyup durmak: Zongumak kızgın ve kükremiş halde anlamında kullanılmaktadır.
Yararlanılan Kaynaklar :
Zeynep Korkmaz: Nevşehir ve Yöresi Ağızları, TDK Yayını,2022
Faruk Güçlü : Nevşehir Ağızları Sözlüğü, Ürün Yayınevi,1999.