Eğitim

Nevşehir’de Türkiye’yi yarınlara taşımak konferansı

Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi (NEVÜ)’de,  “Türkiye’yi Yarınlara Taşımak” konulu konferans düzenlendi.

Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi (NEVÜ)’de T.C. Gençlik ve Spor Bakanlığı Müşaviri ve Maarif Vakfı Mütevelli Heyeti Üyesi Selim Cerrah’ın davetli konuşmacı olarak yer aldığı  “Türkiye’yi Yarınlara Taşımak” konulu konferans düzenlendi.

NEVÜ Vali Şinasi Kuş Kültür ve Kongre Merkezi Mustafa Hayri Efendi Salonu’nda düzenlenen konferansa; NEVÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mutluhan Akın, Nevşehir Gençlik ve Spor İl Müdürü Muhsin Özdemir, NEVÜ Rektör Danışmanı Prof. Dr. Adem Çatak, üniversitenin akademik ve idari personel ile öğrencileri katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan konferansın açılışında konuşan NEVÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mutluhan Akın, günümüz dünyasında Türkiye’nin daha güçlü bir ülke olabilmesi için herkesin ciddi anlamda çalışması ve Türkiye üzerinde oynanan tehlikelerin farkında olmaları gerektiğini söyledi.

Akın, “Türkiye jeopolitik olarak önemli bir noktada ve ciddi anlamda tehlikelerle karşı karşıyayız. Dünya ölçeğinde önemli bir noktada olan ülkemizi yarınlara taşımak için hepimizin ciddi anlamda çok çalışması ve tehlikelerin de farkında olması gerekiyor. Çok çalışarak ülkemizi en iyi noktaya getirmemiz ve yarınlara en güçlü şekilde taşımamız için siz gençlere de büyük işler düşüyor. Çünkü siz gençler bizim yarınlarımızın ve tüm insanlığın teminatısınız” dedi.

Türkiye Ağır Bir Yüktür. Onu Tanıyabilmek, Taşıyabilmek Büyük Bir Kabiliyet ve Kapasite İster

Konuşmasına hain terör saldırısında şehit düşen askerlere Cenab-ı Allah’tan rahmet dileyerek başlayan  T.C. Gençlik ve Spor Bakanlığı Müşaviri ve Maarif Vakfı Mütevelli Heyeti Üyesi Selim Cerrah “Türkiye’de yaşıyor olmanın bedelleri var ve bu bedelleri bugünde ödüyoruz. Bu topraklar çok kolay elde edilmiş topraklar değildir. Çok ağır imtihanlardan, çok ağır bedellerden geçerek buralara geldik, yolumuza devam ediyoruz ve devam edeceğiz. Dünyaya baktığımızda dünyada da huzurun, barışın ve kardeşliğin egemen olmadığını görüyoruz. Sadece Gazze olaylarını görmekle dünyadaki kötülüğü görmüş olmayız. Bugün Doğu Türkistan’a gittiğinizde orada kardeşlerimize çok uzun zamandan beri zulümler yapılıyor. Myanmar’a gittiğimizde, daha düne kadar Balkanlara Çeçenistan’a gittiğimizde kardeşlerimizin çok ağır bedeller ödediklerinin de şahidiyiz.

Türkiye’yi çok konuşmak ve çok fikir üretmek gerektiğini aklımızdan asla çıkarmamız gerekiyor. Çünkü rahmetli Ahmet Hamdi Tanpınar’ın ifadesiyle Türkiye kendi evlatlarını kendinden daha büyük meselelerle meşgul etmeyecek kadar büyük bir ülkedir. Türkiye dediğimiz de sadece 783 bin kilometre kare içerisindeki sıkıştırılmış bir coğrafyayı okur isek bu da eksik okuma olur. Biliyorsunuz birinci Cihan Harbi’nde biz savaşı kazandık ama imparatorluğumuz dağıldı. Onla da yetinmedik Misâk-ı Millî sınırlarımızı da maalesef koruyamadık. O Misâk-ı Milli sınırları içerisine baktığımızda özellikle Musul ve Halep gibi bölgelerin hepsini kaybettik. Bütün bunları geriye kazanmak, illa ki bu toprakları Türkiye sınırlarına tekrar dahil etmek anlamında söylemiyorum. Bugünkü dünyada bunun çok mümkün ve kolay olmadığını biliyorum. Ama aslı olan dediğim gibi Türkiye’yi sıkıştırılmış olduğu bu coğrafyanın içerisinden okumamak gerektiğini bilmektir. Bundan 100 yıl öncesine kadar bizler dünyanın birçok yerine ‘Selâmün aleyküm’ diyerek gidiyorduk.  Bugün ise buralara pasaport ve vizeyle gidebiliyoruz. Sadece sınırlarımızı değil kişisel ufuklarımızı da, bakış açılarımızı da daralttılar. O sebeple Türkiye ağır bir yüktür.  Onu tanıyabilmek, taşıyabilmek büyük bir kabiliyet ve kapasite ister. Bunu bilerek hareket etmemiz, Türkiye’yi doğru tanımak ve geleceğe güçlü bir şekilde taşımamız gerekiyor. Çünkü Türkiye büyük bir ülkedir” dedi.

Anadolu Tüm İnsanlığın Baba Ocağıdır

Cerrah devamında “Bu topraklar çağlar boyunca çok büyük medeniyet hamlelerinin yapıldığı topraklardır. Para burada bulundu ve yazı burada geliştirildi. Dolayısıyla Amerikalı bir bilim insanının ‘Kayıp Aydınlanma’ diye yazdığı çok güzel bir kitabı var. Bizim ecdadımızın Mâverâünnehir medeniyetinden başlamak suretiyle dünyaya ilmi birikim olarak, teknoloji olarak ve hayatı kolaylaştıracak neler kazandırdığını anlatmakta. Anadolu dediğimiz, Türkiye dediğimiz toprak parçası bir kere tüm insanlığın baba ocağıdır. Yani Hz. Nuh’un gemisi Anadolu’ya inmiştir ve insanlar yeryüzüne Anadolu’dan yayılmıştır. Çünkü tufan olduğunda sadece o gemi deki insanlar vardı ve dünyadaki diğer tüm insanlar ölmüştü. Ve o gemi Cudi’ye indiğinde bugün Aborjinler dediğimiz Avusturya yerlilerinin, Mayaların, Azteklerin, kızıl derililerin de ataları aslında bu topraklardan dünyaya yayıldı. Biz Orta Asya’dan bu topraklara geldik diyoruz. Bu doğrudur ancak bizim ecdadımız da Orta Asya’ya buradan gitmiştir. Biz gittiğimiz yere, bu topraklara geri geldik. Onun için Anadolu bütün insanlığın baba ocağıdır.

Bizim dünyaya taşıyabileyeceğimiz sözlerimiz olması lazım ve bu sözleri taşıyabilmemiz için de geriye doğru baktığımızda kültürümüze, medeniyetimize ve irfanımıza ait bir kısım değerlerimizin olması lazım. Unutmayın dünün dünya tarihi bu topraklar olmadan yazılamıyordu, yarının tarihi de bu topraklar olmadan yazılamayacak. Bunu siz gençler ispat edecek ve başaracaksınız” diye konuştu.

Selim Cerrah’ın konuşmalarının ardından kendilerine Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mutluhan Akın’ın plaket ve teşekkür belgesi takdimleriyle devam eden konferans, yapılan kitap çekilisi ile sona erdi.