Sol İdeolojinin Kanlı Tarihi

           SOL İDEOLOJİNİN KANLI TARİHİ
   Bu kesif ideoloji bize Avrupa’dan gelmiş, gelişi de yaşayışı gibi sorunlu olmuştur.
   Önce insanların istediği hak, adalet, özgürlük maskesini kullanmış, bu maske 1917 Ekim devriminden sonra düşmüş, gerçek yüzü görünür olmuştur.
   Rusya’da milyonlarca insan ‘karşı-devrimci’ yaftası ile tutuklanmış, gözaltına alınmış, sürülmüş, yurtlarından edilmiş, binlercesi idam edilmiş, zindanlarda ve sürgün hayatında yok edilmiştir.
   O güne kadar dünyanın yaşamadığı bir mezalim yaşanmış, insanlar hiç görülmediği kadar baskı altına alınmıştır.
   Osmanlı aydınları ise bu gelişmeleri yakından takip etmiş, bu ideolojiye sempati duyanlar bile bu gelişmelerden sonra bu ideolojinin gerçek yüzünü görmüş ve çok büyük bir kısmı bu kanlı-ideolojiyi terk etmiştir.
   Fakat bu sefer de ideoloji maske değiştirmiştir. Artık sosyalizm, komünizm maskesini kullanmaz olmuş, onun yerine Darvinizm, hümanizm, materyalizm, sosyal demokrasi vb. gibi bin bir çeşit maske ile ortaya çıkmıştır.
   İnsanlar bu maske ile aldatılmaya başlanmıştır.
   1960’ların sonuna kadar küçük bireysel guruplar halinde yaşayan bu soysuz ideoloji, bundan sonra bir partinin ‘ortanın solu’ safsatası kullanarak ortaya çıkmasından sonra toplumsal bir niteliğe bürünmüştür.
   Ak günlere, düzen değişmelidir, herkese iş, köylüye toprak, eşit işe eşit ücret, insanca yaşam vb. manalı, manasız sloganlar ile halkın aklı çelinmeye çalışılmış, 1977 yılında yapılan seçimlerde alınan % 42’lik oy bu çabanın hiç de boş olmadığının göstergesi olmuştur.
   İşte bundan sonra ülkenin ayaklarına pranga vurulmuştur.
   Anarşi başlamış…
   Terör hortlamış…
   Her gün onlarca kişi toprağa verilir olmuş…
   İnsanlar, dernekler, kamu kurumları, sivil toplum örgütleri, halk yığınları ikiye bölünmüş, birbiri ile çatışır olmuştur.
   Tüm yetmişli yıllarda verdiğimiz insan kaybı, Sakarya savaşında verdiğimiz asker kaybını geçmiştir.
   Bu ideoloji kanla gelmiş…
   Kanla yaşamış…
   Kanla yaşamaya devam etmiştir.
   Hala bu ideolojiyi süsleyip bize yutturmak isteyen kimi guruplara rastlansa da, gerçeği gören halk bir daha bu tuzağa düşmemiş, bundan sonra da düşmeyecektir.
   Genç nesil buna izin vermeyecektir.
   “Asımın nesli, diyorum ya… Nesilmiş gerçek 
   İşte, çiğnetmedi namusunu, çiğnetmeyecek!” M. Akif Ersoy