Teröre Lanet Olsun Ancak………………

     Terörü lanetlemek, karşısında dik durmak ona yenilmemek her vatandaşın görevidir.  Ancak bu arada ihmal varsa üzerine giderek yeni terör olayların amacına ulaşmasını da önlemek gerekir.

    Suriye’de, Irak’ta güçlü bir merkezi hükümet olmadan, Türkiye’de terörü önlemek oldukça zor ve nerde ise imkânsızdır. Yakındaki bataklığı kurutmadan, yok etmeden evdeki sinekleri öldürerek, sineklerle mücadele edilemez. 

Suriye’deki savaşın Türkiye’deki teröre etkisi:

1: Daha önce PKK şehir savaşında tecrübesi ve deneyimleri yoktu, ancak Suriye’deki savaşta özellikle Kobani’deki şehir savaşı sayesinde bu deneyimleri kazanarak, Cizre, Diyarbakır….de şehir savaşına girişti.   

2: Suriye’deki savaş neden ile çeşitli yüksek miktarda bölgeye silahlar dağıtıldı. Bu silahlar kontrolsüz bölgeye dağıldı.  Nerde ise bir Pazar oluştu. İsteyen kişiler için elde edilmesi çok kolay ve ucuz hale geldi.

3: DAEŞ tarifinden kullanılan yöntemler ve bu yolda elde edilen tecrübeler diğer örgütler tarifinden kullanılmaya başlandı. ( intihar eylemleri, canlı bombalar, ….)

4: Dünyadaki birçok psikopat, sapık, akil ve davranış bozukluğu olan kişiler bölgeye gelerek bu savaşa dahil oldu. Bu savaştan tecrübe ve deneyimler kazandı.

     Bunlar gibi birçok etki saymak mümkündür. Bu nedenle Suriye’deki savaş bitmeden bölge huzura kavuşmaz. Bu savaşın etkileri giderek bölgeye iyice yayılmaya başlamış. Bu yayılımı gün geçtikçe önlemek karmaşık ve zor hale gelmektedir. 

Türkiye’deki son dönemdeki terör eylemlerini bu açıdan bakmak gerekir. Büyük şehirlerdeki bomba eylemleri ve PKK’nin şehir savaşlarına girmesi gibi örnekler hep Suriye’deki savaşın Türkiye uzantılarıdır.

Ancak ihmallerin üzeri örtünerek veya o ihmaller hakkında konuşmayarak bu şekli değişmiş terör eylemleri ile mücadele edile bilinir mi? Kesinlikle Hayır.

1: Açılım sürecinde terör örgütü şehirlerde silah ve erzak depoladı, acaba buradaki ihmal sorumluları kimdir? PKK mı sorumlu? PKK zaten yapı gereğince bu fırsatı kullandı, acaba bu fırsatı PKK’ya sağlayan ona göz yuman sorumluları üzerine gidildi mi?  O dönemde bölgedeki güvenlik güçleri, istihbarat, vali, kaymakamlar gibi bölge sorumluları ne yapıyordu? Ne işle meşguldü?

2: Türkiye’ye sokulan bombalar, bombacılar, çalınan arabalar, mühimmatlar bu işi sağlayan destekçiler nasıl istihbarat tarifinden tespit edilemiyor?

     Bunlar gibi birçok eksiğin, varsa ihmalin üzerine gitmeden, önlenmeden bu terör olaylarından daha çok kayıplar yaşayacağız. Birçok gelişmiş ülkede de böyle terör olayları olur diyenler bunu unutmasınlar ki bu gibi savunma ile varsa ihmalin üzerine örtülemez.

     Son olayı incelediğimizde görüyoruz ki o bölgede bazı okullar ve konsüllükler, Cumartesi veya Pazar günü o bölgede bir olay olma ihtimali olduğundan dolayı Cuma gününden itibaren kapanıyor. O okulların öğrencelerine cumartesi ve Pazar günü o bölgeye gelmeme uyarıları veriliyor. Adresi, günü belli olan bir olay önlenemiyor. O zaman hangi olay önlenir? Önlemek için eylemin saati ve şahısın kimliği ile beraber güvenlik güçlerine müracaat ederek mi önlenecek? Bunu önleyemeyen güvenlik güçlerinde ihmal mi var? Yoksa bu eylemleri önlemekten daha önemli işleri mi vardı?    

Sonuç: Terör, terörist ve silahlı örgüt kavramları iyice ve net bir şekilde tarif edilmeli. Bunlar kim olduğu net belli olmalı ki bunlarla tam ve kesin mücadele edilsin. Yoksa herkesi bu kavrama sokmakla bu içine çıkılmaz bir mücadele haline gelecektir.  

Yetkililer tarafından bu eylemler iyice incelenip eksikler ve varsa ihmaller tespit ederek ilerde tekrarlamasının önüne geçilmesi gerekir.

Suriye’deki savaşın bitmesi, merkezi güçlü hükümeti kurulması için herkes elinden gelen her şeyi yapacak. Yoksa bu eylemler daha çok tekrarlanır.
 
                   Ali Haydar
                   21.03.2016