Yöremizin En Meşhur Şifalı Bitkisi
PER YAVŞANI – Teucrium Polium.
Bazı yörelerin kendine mahsus en şifalı bitkisi vardır. Seçilmesinin en büyük nedeni; Kolay bulunurluğu, zaman içerisinde bitkinin fonksiyonlarının daha iyi incelenip bitki hakkındaki bilginin zenginleşmesidir. Uzun yıllar boyu uygulanması, yöre yöre değişik bakış açılarının birleştirilmesi bitkinin al benisini yükseltmektedir. Bitkiler bünyesinde bulundurduğu fito kimyasallar, mineraller, aromalar gibi yapıları her bitkiye ayrı bir özellik katmaktadır. Bir bitkide birden çok fazla organik kimyasalın bulunması da biz insanlar bütün bitkileri araştırıp sırlarının çözülmesi de adeta bir mecburiyet de sunmaktadır. Bu durum; Bilime, istihdama, ekonomiye akıl almaz katkılar da sunacaktır.
Kamış makalesini araştırıp yazarken bu konuyu daha iyi inceleme imkanına da kavuşmuştum. Bazı bitkileri hiç tanımıyoruz, bazıları önceki yıllarda, önceki çağlarda kullanılmış lâkin günümüzde unutulmuştu.
Kamış bitkisinin birçok hastalıkta kullanılması o hastalıkların tarih içerisinde bir şekilde oralara uğradığını, uygulama alanı bulduğunu da göstermiyor mu? Yaprak küllerinin açık yaralarda ve kanamalarda yara tozu olarak kullanılması da oldukça manidardır. Ayrıcı, aynı bitki küllerinin insana saplanmış oku çıkarırken de kullanılması bu bitkinin tarihde de önemli olduğunu göstermektedir.
Serbest hayatta da ailelere gelir getirici ürünler ve sanat eseri yapımında kullanılması, tarımsal emek ve masraf gerektirmeden yetişmesi insanları bu bitkiyi sevdirmesine en güzel örnektir.
Per Yavuşanı. Küçük Dağ mevkii. Hızarcı 350 Evler. Nevşehir. Dedeoğlu arşıvı
Per yavşanı ise; 10-30 Cm. boylarında, sık tüylü, keskin kokulu, beyaz çiçekli bu bitki de aynı süreçlerden geçmiş adını duyurmuştur. Habitatı ise Yine yöremizde çok bulunan güneşli tepelerdir.
Yöremizde bu bitkinin çeşitleri de bulunmaktadır.
Teucrium Chamaedrys L. Subs. Chamaedrys L. (Kısa mahmut)
Teucrium orientale (Yer çamı- doğu yavşanı)
Teucrium Scordium (Kurtluca)
Aynı mekanlarda bulunan üzüm bağları, elma bahçelerinin kelilerinde bolca bulunmaktaydı. Bitki yayılarak çoğalması, insanların per yavşanını biraz daha dikkatlı toplaması bitkinin yok olmamasını sağlamaktaydı. İnsanlarımız bu bitkiyi demetler halında toplayıp gölgelerde kurutup kullanmışlardı.
Önceki makalelerimde de söylediğim gibi bu bitkinin çok adının olması Orta Anadolu’da yaygın şekilde kullanıldığının ıspatıdır. Acı ot, Ak sedef otu, Ana-baba kekiği, mayasıl otu, meryem otu, oğlan otu, sancı otu, sıraca otu, yavşan otu… Derleye bildiğim adları da birden çok rahatsızlık için kullanıldığını göstermektedir.
Per yavışanı. Küçük dağ mevkii 350 evler. Nevşehir. Dedeoğlu arşivi.
İsimlerinden Oğlan otu denmesini bir örnekle açıklayacak olursak, karşımıza bu bitkinin özel bir şifası çıkacaktır. Çok yaramaz olan, hareketli ve yemek yemeyen çocukların (Özellikle oğlan çocuklarının) zayıf görünümlü olması doğaldır. Oysa kültürümüzde istenen çocuk; Gürbüz olacak, şişmanca olacak ve iri olacaktır. İşte bu amaç için de per yavşanı kullanılırdı. Akşamdan kaynatılıp hazırlanan per yavışanı pencerenin dışına koyularak hem soğuması hemde yıldız görmesi sağlanırdı. Bu hazırlanan çay sabah aç karnına bu çocuklara zorla içirilirdi. Tadı oldukça acı olan bu çayı bende içmiştim.
Yöremizde bu bitki üç türlü kullanılır;
Bunlardan birincisi ; Boğaz ağrısına, ağız pasına, ferahlamak için sakız gibi ağızda çiğnenip yenmesidir. Kendim dini bayramlarda midemi sağlam tutmak için, mide fesadından kurtulmak ve korunmak için aynı şekilde per yavışanı yedim ve faydalarını gördüm.
Ayrıca çölyak hastalığına karşı en önde bitkilerden biri olduğuna inanıyorum. Çölyak hastalığına yakalanmış bir gence önermiştim. Per yavşanı kullandığı günden beri (2,5 yıl) kriz yaşamamış. Tabi hastalığının diyet kurallarına sıkı sıkıya uyduğunu da söylemişti.
İkinci kullanım methodu ise; Kaynamış suyun içine bitki parçalarının atılıp , demlenip içilmesidir. Buda soğuk algınlığı, grip, nezle gibi hastalıklara karşı yaygın bir şekilde kullanılırmış. Bunun da yanında birde keyfe keder içilmesi vardır. Demin sertliğinin ayarlanarak içilmesi insana keyif verdiği gibi mideden kaynaklanan baş ağrılarına oldukça yardımcıdır. Kendim denediğim için biliyorum.
Bitkiyi hep yalın kullandım. Limon katınca nasıl olur. Nane yaprakları veya lavanta katılırsa dahamı lezzetli, faydalı olur yoksa olmaz mı? Denemek gerekmektedir. Bu gibi bitkilerin kimyasallarla imal edilmiş çay poşatlarınden de kurtaracağına inanıyorum. Bu bitkileri toplamak için havadar tepelerde dolaşmak, bitkileri tanımak ve kendi topladığınız bitkilerin çaylarını içmek sizler için çok değerli bir etkinlik olacağına da inanıyorum. Zira tepelerde çay olarak kullana bileceğiniz pek çok bitkilr bulunmaktadır.
Üçüncü kullanım methodu se; Yukarda bahsettiğim gibi “Yıldız gördü” methodudur. Bu methodda bitki biraz fazla atılır, kısık ateşte 5 dakika kadar kaynatılıp iyice soğutulup içilmelidir.Günümüzde o eski yıllarda teneffüs ettiğimiz temiz havayı bulmamız zordur.
Bitkinin başka özelliklernden de bahsetmek isterim. Per yavuşanının yanında; Ada çayı, kekik, nane, tarçın, karanfil gibi bitki demlemeleriyle evlerde; Koku spreyleri, ev hava dezenfektanları, ağız gargarası, traş sonrası losyonu gibi amaçlarda da kullana bilirsiniz. İsterseniz bu karışımı buz dolabında soğutur, soğuk içecek olarak da kullana bilirsiniz.
Buradaki ayrıntı bitkilerin ayrı ayrı demlenip, soğuduktan sonra kendi zevkinize göre karıştırmanızdır. Karışımları hazırlamanız için yarım ltre suya iki çorba kaşığı bitkiden atmaktır. Tarçın karanfil gibi kalın dokulular ise 5 dakika hafif ateşte kaynatılmasıdır. Sonuç olarak demlenen bitkilerin bir saat sıcak suyun içinde bulunması sağlanır. Sonra süzülerek kullanılır.
Hepinize güzel günler dilerim. Bitkilerle alakalı istediğiniz bir konu varsa Fib habere konuyu söylemeniz yeterlidir.
Kurutulmuş bitkiler. Gök yulaf, Dağ çayı, Per yavuşanı, civan perçemi,sarı kantaron. Dedeoğlu arşivi.
Teucrium Chamaedrys L. Subs. Chamaedrys L. (Kısa mahmut) Per yavuşanının başka bir türü. Bu bitkinin de çayının lezzetli olduğunu söylemişlerdi.
Acıgöl kırsalı. Dedeoğlu arşivi.