Kendine has görüntüsü ve coğrafi yapısı ile bütün insanları kendisine cezbeden Nevşehir Kapadokya bölgesi uzayda planlanan şehirlere, uzay gemilerine de ilham kaynağı oluyor.

'Mir' uzay istasyonunun tecrübeli kozmonotlarından Aleksandr Lazutkin, daha önce uzaydan izlediği Kapadokya bölgesini 2018 yılında ziyaret ettiğinde; " Kapadokya'yı çok beğendiğini ve bölgenin etkileyici olduğunu ifade ederek, "Sanki bir başka gezegene gelmiş gibiyim. Burası uzay yüzeyi gibi. Uzaydan Kapadokya'ya baktım. Buraya gezmeye doyamadım. En kısa sürede bir kez daha gelmek isterim'' diye konuşmuştu.

Uzay Farkındalığının Önemi

Uzay farkındalığı; kızılötesi uzay teleskobunun optiğinin görüntüleri ile hala keşfedilmeye çalışılan, bütün varlıkların içinde bulunduğu, sonsuz boşluk olarak ifadelendirilen uzayın; insan fıtriliğinin geleceği için öneminin kavranması, insani değerler doğrultusunda pozitif yönlü zihinsel ve davranışsal olarak farklılığın farkında olunabilmesi, duyarlılığı ve durumudur.

Konu; milli olduğunda duyarlık durumu, çok daha büyük önem arz etmektedir. 21. yüzyılda “uzay farkındalığı”; jeo-stratejik önemdedir / istikbaldeki istiklaldir; parolayı Atatürk vermiştir “İstikbal göklerdedir”.

Düşünen insan, fıtratı gereği hep bir araştırmanın / yeniliğin peşinde olmuştur. Ekosistemdeki oluşumları önce karadan / sonra denizden / daha sonra havadan keşfetmeyi öğrenmiştir. Özellikle gökyüzünden kuş bakışı görebilmenin ayrıcalıklı avantajlarını fark etmiş ve gökbilimin ufkunu aralamıştır. Antik dönemle ilgili araştırmalarda, bilim insanlarını hayrete düşüren uzaysal çizimler görülmüştür; hatta Irak Ulaştırma Bakanı (2016), ilk uzay üssünü Sümerlerin inşa ettiğini belirtmiştir. Kısacası gökyüzü / uzay, insanlığın her dönem ilgisini çekmiş, her araştırma / her keşif bir diğerine giden kapıyı aralamıştır. Geçmişten günümüze pek çok bilim insanının katkısı sayesinde, günümüzde uzaya yolculuk ve hatta uzay istasyonunda araştırmalar yapılabilmektedir.

Uluslararası Uzay İstasyonu (UUİ); Sovyet Birliği, uzayda bir istasyon kurmuş, ancak dönemsel (1991) konjonktürel olaylar neticesinde istediği gelişmeyi sağlayamamıştır. ABD’de ise kendi uzay istasyonu bütçe gerekçeli olarak inşa edememiştir. Bu yaşananlar iki ülkenin birlikteliği ile (1994); Rusya’nın istasyonu geliştirilerek, ABD ve diğer ülkelerin (Japonya, Kanada, Brezilya, Almanya, Belçika, Danimarka, Fransa, Hollanda, İngiltere, İspanya, İsveç, İsviçre, İtalya ve Norveç) desteğiyle, Uluslararası Uzay İstasyonu kurulmaya başlanmıştır. (Kaynak: TÜBİTAK Bilim ve Teknik, Biliminin 21. Yüzyıldaki İtici Gücü UUİ, Nisan 1998). Uluslararası Uzay İstasyonu, 2011 yılında işlevsel halini almıştır.  

21. yüzyılda uzay teknolojisine sahip olan ülkeler; kara / deniz / hava boyutunu çoktan aşmış ve yapay zekâ temelli iyonosfer yönlendirmeli inovatif teknolojiler ile dünyayı uzaydan gözleyebilmektedir. Ekosistemi ilgilendiren, gıda / su / oksijen temel yaşam üçlüsünün sürdürülebilirlik güvenliğini yönlendirebilmektedir. Ayrıca kadraja alınan konumun güvenlik sistemleri, uzay destekli farklı frekans temelli unsurlarla bloke edilebilmektedir. Kısacası uzay teknolojisi, karbon bazlı doğallığın silikon bazlı yapaylığa dönüşümü noktasında, insanlığı ilgilendiren her şeydir. Lansman ekonomidir / hedef ise insanlığın geleceğidir; durum böyle olunca dünyanın vicdanının timsali Türkiye, mutlaka uzay kulvarında söz sahibi olmalıdır.

İnsanlık için uzay; Birleşmiş Milletler (BM) üyesi 193 ülke içerisinde, sadece iki düzine ülkeye bırakılamayacak kadar önemlidir. Zira BM’nin baş aktörlerinin insan hakları / barış vb. evrensel değerlere karşı sergiledikleri tavır ve davranışlarını, yakın coğrafyamızda alenen görmek mümkündür. 1945’te yazılan uluslararası kurallar, günümüzde insanlığın gözü önünde hükümsüz hale getirilmektedir.

Tarih boyunca 16 büyük devlet kuran ve bunlardan biri, Göktürk adı ile dünyaya nam salan / Aşina olduğu gökyüzünde bayrağındaki Ay-Yıldız ile dalgalanan ve insanlığın vicdanı olan bu Milletin, dünyada sözü olabilmesi için uzayda gözü olmalıdır / uzay teknolojisinde Türkiye ilk saflarda olmalıdır. Türk gökbilimci, Fergani’nin sanal adımları; Gök-Türk, Alper Gezeravcı ile açılan uzay kapısından içeri girmiştir ve deneylere başlamıştır / bu kapı hep açık tutulmalıdır. Bu azimli kararlılıkla, teknolojik desteklerle, uzay istasyonunun yeni üyesi Türkiye / Türk Devletleri olmalıdır.  

21. yüzyılda; kara deniz hava siber unsurların, gözlem ve denetim faaliyetleri, uzay teknolojisi ile yapılmaktadır. Bu nedenle istikbalimizin teminatı gençlerimizin uzay farkındalığı, litosfer karasallığından, iyonosfer dijitalliğine yükseltilmelidir.

Bu doğrultuda; İlimiz gençlerine, dünyadan uzayı ve uzaydan dünyayı gören / yaşayan, bizden birinin uzay farkındalığının önemini anlatması mükemmel olacaktır. İlimiz Nevşehir; yerüstü ve yeraltı / mistik ve pitoresk oluşumları barındıran Kapadokya kültür ve tarih dokusunun merkezidir; adeta başka bir dünya gibidir. Nitekim uzay istasyonunun tecrübeli Rus kozmonotu Aleksandr Lazutkin, Kapadokya’ya geldiğinde (2018); “bir başka gezegene gelmiş gibiyim, burası uzay yüzeyi gibi” ifadelerini kullanmıştır.

Medyada “Türkiye’nin Uzay Misyonu” kapsamında; Gök-Türk, Alper Gezeravcı’nın il ziyaretlerinde bulunacağı haberleri yer almaktadır. Eminim; tarihi ve kültürel oluşumlarıyla farklı bir yer olan İlimiz Nevşehir’in, üniversitelerinin ve maarif müdürlüğünün ilgilileri, bu konuda ilgili birimlerle iletişime geçmiştir.

Bu satırlar; M. TUNCEL, Toplumsal Farkındalık, Nevşehir - 2024; çalışmasından yararlanılarak hazırlanmıştır.

Kapadokya, Uzay Mimarisine de İlham Veriyor...

Kapadokya'da uzay turizm üssü kurulması yönünde fikirlerin konuşulduğu bölge bilim insanlarınında dikkatini çekiyor.

Uzay mimarisinde Kapadokya izleri

Kapadokya, milyonlarca yıl öncesine dayanan bir jeolojik oluşumun eseri. Hasan Dağı, Melendiz Dağı ve Erciyes Dağı’ndan püsküren lavların yaydığı tüflerle şekillenen plato, başta Kızılırmak olmak üzere akarsu ve göllerin tüf tabakasını aşındırmasıyla bugünkü şeklini aldı. Havalandırma sistemleri, emniyet ve güvenlik tertibatları, özel giriş ve çıkış yerleri ile kuyu ve çöp toplama mekanizmalarının bulunduğu Kapadokya yeraltı kentleri, modern insanı şaşırtmaya devam ediyor. Derinkuyu, Kaymaklı, Mazı, Özkonak, Özlüce, Acıgöl ve Sivasa Gökçetoprak bölgede bulunan yeraltı şehirlerinden yalnızca birkaçını oluşturuyor.

Mir Uzay İstasyonu kozmonotlarından Aleksandr Lazutkin’in de geçtiğimiz yıl ziyaret ettiği ve “Sanki bir başka gezegene gelmiş gibiyim. Burası uzay yüzeyi gibi” dediği Kapadokya, dünyanın sonu senaryoları ile birlikte uzayda insan yerleşimlerinin kurulması ya da yaşayan uzay gemileri gibi bazı projelere de esin kaynağı oluyor. 2043’te kalıcı bir ay yerleşmesi planlanan Asgardia (uzay ülkesi) ile ilgili ilk somut adım 2016 da 2.8 kg’lık bir uydu ile atılırken, SpaceX şirketi de insanları Mars’a götürecek Starship roketini inşa etmeye devam ediyor. Diğer yandan ünlü tasarımcı Rachel Armstrong “Persephone” projesi kapsamında Kapadokya’dan ilham alarak topraktan kentler planlıyor. 2100 yılında yıldızlararası uzay yolculuğunu hedefleyen Armstong, “Persephone projesi, bir dünya gemisi. Yerel insanları ve seyahatleri boyunca ihtiyaç duydukları iç mekanı içeriyor. Aşağıdan yukarıya doğru büyüyen topraktan oluşan bir şehir insan ırkını kurtarabilir. O nedenle, topraktan strüktürler oluşturuyor olacağız. Ben bunları bazı açılardan Kapadokya’daki mağaralar gibi düşünüyorum” diyor.

Şehir planlamacıları da Kapadokya’yı örnek alıyor

Uzayda şehir ve koloni kurma ile ilgili çalışmalar sürerken bazı mühendis ve mimarlar da gözlerini yeniden yeraltına çevirdi. Derinkuyu’da M.Ö. 8. yy’da istila tehlikelerine karşı 20 bin kişinin yaşadığı biliniyor. Ancak günümüzde kurulması düşünülen yer altı şehirlerinin amacı bambaşka. Mimarlar, insanları kalabalıktan kurtarmak istiyor. Örneğin Londra’da, Bloomsbury’deki eski bir yeraltı garajının yerine yapılacak otelin inşaatına izin verildi. Hong Kong’lu yetkililer de şehirde gittikçe artan nüfusun ve bu nedenle ortaya çıkan tıkanıklığın azalması için yeraltını bir çıkış yolu olarak görüyor. New York’taki Lowline yeraltı parkı için ise yüksek teknolojili panellerde ışık toplanması ve bu ışığın bazı borularla bitki ve ağaçlara yansıtılması planlanıyor. Böylece fotosentez ihtiyacını karşılayacak yeterli düzeyde ışık elde edilecek. Yani yeraltında ağaç da yetiştirilebilecek. Montreal’de ise şehrin yeraltı ağı, kullanıcılarını kışın soğuğundan ve yazın neminden koruyor; ısıtma veya soğutma için gereken enerjiyi azaltmaya yardımcı oluyor. Toronto ve Frankfurt’ta da büyük yeraltı kompleksleri yapılması planlanıyor. Meksiko’da (Meksika) yapımı düşünülen Earth Scraper isimli bina ise 65 kattan oluşuyor. Ters piramit şeklindeki yapı Meksiko’nun 300 metre kadar altına inecek. Yüzey camları, yer altında bulunan 10 kat ev, 10 kat mağaza ve 35 kat ofise ışık sağlayacak.

Kaynaklar
CNNTürk (2015), Kapadokya üçüncü milenyuma ilham verdi
https://www.cnnturk.com/guncel/kapadokya-ucuncu-milenyuma-ilham-verdi
ÇEKİÇ Gülnihal (2008), Kapadokya’da Yeraltı Yerleşmelerinin Yerseçimi Oluşumu
Günümüzde Planlamaya Etkisi: Kaymaklı – Derinkuyu Örnekleri, Yüksek Lisans Tezi, Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Şehir Ve Bölge Planlama Ana Bilim Dalı, Konya, 32.
Ekoyapı Dergisi (2017), Modern Şehirlerin Gelişimi Yeraltında Mı Sürecek
https://www.ekoyapidergisi.org/3794-modern-sehirlerin-gelisimi-yeraltinda-mi-surecek.html
Euronews (2019), Elon Musk Mars’a gidiş-geliş fiyatını açıkladı: Beklenenden daha ucuz
https://tr.euronews.com/2019/02/12/elon-musk-mars-a-gidis-gelis-fiyatini-acikladi-beklenenden-daha-ucuz
Kapadokya Muşkara Gazetesi (2018), Rus Kozmonot Kapadokya’da, Nevşehir.
http://www.muskarahaber.com/kapadokya/rus-kozmonot-aleksandr-lazutkin-kapadokyayi-gezdi-h39062.html
KRAKOÇ Nilüfer (2017), Kapadokya’nın “Uzaydan Görülen Heykelleri” Ziyaretçilerini Bekliyor, Arkitera. http://www.arkitera.com/haber/28931/kapadokyanin-uzaydan-gorulen-heykelleri-ziyaretcilerini-bekliyor
OKUYUCU Demet (2008), Kapadokya Bölgesi Yeraltı Şehirlerinde Bulunan
Şaraphanelerden Birkaç Örnek, Adıyaman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi Cilt: 1 Sayı: 1, 140.
Sabah Gazetesi (2013) Gelecek Yeraltında, İstanbul. https://www.sabah.com.tr/aktuel/2013/11/20/gelecek-yer-altinda
TGM -Tanıtma Genel Müdürlüğü (2014), Kapadokya, Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürlüğü, Ankara.