BATI HUKUKU İSLAM HUKUKU(4)

Dr Seyfi Şahin

İslam hukuku 4 temel esas üzere inşa edilmiştir.

  1. Kuran,
  2. Sünnet,
  3. İcmai ümmet,
  4. Kıyası fukaha…

  1. Kuran, Allah(cc) tarafından gönderilmiştir.

Merhametinden dolayı, insanlığın, kurtuluşunu istemiştir.

Çünkü yarattığı makinanın(insan) en verimli kullanılmasını O (cc) bilir.

Kuran İnsan oğlunun kullanma kılavuzudur.

Ayrıca; Allah’ı bilmek, kulluk etmek için de gönderilmiştir.

  1. Sünnet de; Allah’ın Kuran’ını daha iyi anlatsın, daha iyi yaşatsın,

Örnek olup, çok özel yaratılıp eğitilmiş olan,

Peygamberimiz Hz Muhammed (ona selam olsun)e uysunlar diye,

Onun söylediğini ve yaptığını taklit etsinler diye,

İçimizden birisini elçi olarak göndermiştir.

  1. İcmai ümmet de, ihlaslı ve bilgili, müçtehitlerin büyük çoğunluğunun,

Bir konudaki ortak kanaatleridir.

  1. Kıyası fukaha da; Kuran, sünnet ve diğer içtihatlarla karşılaştırarak,

Kıyas yapmak ve meseleyi benzetme ile çözmek demektir.

Tabii ki bunun için fakih olmak gerekir. Fakih, fıkıh bilendir.

Fıkıh da, İslam hukukudur.

***

İslam hukuku, Önce Müslümanlar olmak üzere,

Bütün insanların sorunlarını çözmüştür.

Bu çözüm dini, milli, devletle ilgili, sosyal, psikolojik, ekonomik, siyasi, askeri, ilmi olabilir.

İnsanların, kafasındaki meseleler onları mutsuz eder.

Buna çözüm gerekir.

İşte bu çözüm de ancak

İnsanların dünya ve ahretteki mutluluğu gerektir.

Bu da İslam’dadır.

Bu hayat düzeni Müslümanlar için farzdır.

Yani her Müslüman İslam’ca hayat yaşamak zorundadır.

***

Bir Müslüman’ın yaşama tarzı, çok kolay ve sadedir.

Allah’ın yasaklarından sakınmak ve emrini tutmaktır.

Emir ve yasakları bilmek her Müslüman’a farzdır.

Peygamber Efendimizin(sav) hayatını taklit etmek gerekir.

Yani icap eder, bu da vaciptir.

İslam uleması bu hayat tarzını özetlemiş ve ilmihal olarak sunmuştur.

***

Bilhassa yasaklardan sakınmak ihlastır.

Bir örnek verirsek,

Faiz alıp vermek şiddetle yasaklanmıştır.

Eğer dünyada faiz olmasaydı. Fakirin parasını devlet almayacaktı,

Tabii ki, devlet de silsile olarak Yahudi bankerlere ödemeyecekti.

Yani dünyada açlık, sefalet olmayacaktı.

İnsanlar geçim derdi çekmeyecekti.

Herkesin kazancı cebinde kalacak ve mutlu yaşayacaktı.

Ama bunu bilen bankerler, İslam hukukunu dünyada yasaklattı.

Ayrıca kendi gizli tarikatlarına bağlı (masonluk) ve casus olan askerlerle,

Batı hukukunu bekletti.

İslam hukuku ve sistemine şiddetle saldırdılar.

Bilhassa İslam ülkelerinin askerleri,

Bu emperyalist sistemin bekçileridir.

Türkiye’deki, ihtilallerin esası bundandır.

Cezayir’de, Mısır’da, Tunus’ta, Pakistan’da İhtilal yapılması bundandır.

***

Eğer İslam israfı yasaklamışsa,

Marka yoluyla bir malı 10 veya 100 misli fiyata satamazlar.

Nefsine göre eğitilmiş, Müslüman toplumlar,

Başkalarına üstünlük taslamak için,

Marka alıp milletin parasını, AVM lerle,

Yabancıların emperyalistlerin cebine aktarmışlardır. (devam edecek)

15.06.2020, Kayseri.