Artık Amerika bölge ile ilgili planlarının uygulama yöntemlerini değiştirdi. Başkan Bush zamanı gibi artık ülkelere direk Amerika ve batılı askeri güçlerle saldırı veya işgali yöntemler kullanılmıyor. Bu yöntemler hem maddi hem can kaybı riski taşımaktadır. Son zamanlarda bölgede Arap baharı, demokrasi gibi değişik adlar altında batılı ülkeler özellikle Amerika’ya maddi ve can kaybı riskine olmadan sonuca varmaya çalışıyorlar. Hatta bölgenin kendi maddi imkânları ve insanlarını, Amerika planları uğruna kullanıyorlar. Bu yöntemlerde başarı olduklarını söylemeliyiz.
Son zamanlarda Amerika’nın, bölgedeki hedefleri ve kullandığı yöntemleri?
1: Bölgenin en büyük sıkıntı ve problem kaynağı olan İsrail’i korumaya yönelik yöntemler:
A: Arap baharı veya demokrasi gibi adi altında İsrail için aktif veya potansiyel tehlike olan ülkeleri zayıflatmak, yönetimleri yıkmak, iç sorunlarla öylece uğraşmak zorunda bırakmak ki nefes almaya fırsat bulamamaları. Bu ülkeler Libya, Suriye Irak gibi ülkeler. Ancak bu demokrasi veya Arap baharı planları hiç de Mısır, Ürdün veya Suudi Arabistan gibi ülkelerde hiç konu olmamaktadır. Unutmayalım ki 28 milyon nüfuslu Suudi Arabistan’da geçen yıl 850 kişi boynu vurularak oldurulmuş, hiç seçim, oylama ki toplum hakları yok. Kadınların araba kullanmaları dahi büyük problem olmasına rağmen sırf Amerika dostu ve Amerika amaçlarına ve çıkarlarına yönelik politikalar yürüttükleri için ne demokrasiden söz ediliyor nede insan hakları veya Arap baharı.
B: DAEŞ gibi bir terör örgütünü bölgeye musallat edince, artık kimse ne Gazze’den, ne Kudüs’dan ne Filistin halkından, nede İsrail’den konuşuyor. Böylece İsrail unutturmaya çalışılıyor. Her şey artık sadece DAEŞ olmuş. Her yerde sadece DAEŞ konuşuluyor.
2: Bölgenin Coğrafisini Tekrar Şekillendirmek:
Bunu uygulaması için önce bölgenin yönetimleri ve hükûmetleri yok edilerek, ülkeler parçalanmış ve yönetimsiz hale getirilecek ondan sonra, bölgenin sınırları tekrar şekillendirilecek.
Peki, bu nasıl olacak:
A: Arap baharı veya demokrasi gibi adi altında ülke kargaşaya sürüklenecek. Hükûmetler ve ülke yönetimleri ülke kontrolünü kayıp etmesi sağlanacak.
B: DAEŞ in burada üstlendiği görev nedir:
1: Batıdaki Müslüman genç ve batıya karşı potansiyel tehlike oluşturan kişileri orada bir şey yapamadıkları için, onları bölgede DAEŞ saflarına göndererek burada yok edilmeleri sağlanması. Batinin bunlardan temizleme operasyonudur.
2: Caniler, psikopatlar, katiller, kontrol edilemeyen suç makinelerini DAEŞ safına göndererek onlara orada yapamadığın burada yapılması. Yani onları burada yok etmesi sağlanması. Batinin bunlardan temizleme operasyonudur.
3: Amerika ve İsrail çıkarları istikametinde hareket etmeyen Bölge ülkelerin hükûmetlerini zayıflatması veya yok ederek ülkeyi parçalamaya sürüklenmesi. DAEŞ en önemli etki alanı Suriye ve Irak eskiden İsrail’e karşı aktif ve potansiyel tehlikeydi. Ancak DAEŞ ne Ürdün’de, ne Mısırda(sadece çok az olarak Sina yârim adasında), ne Suudi Arabistan’da aktif bir faaliyeti yok.
Ancak Amerika bu planlar için uyguladığı yöntemlerde, ne kendi maddi kaynaklarını, nede askeri personelini kullanıyor.
Hem ölen Müslüman, hem öldüren,
Hem ölenin maddi desteği Müslüman kaynaklardan, hem de öldürenin maddi desteği Müslüman kaynaklardan,
Müslüman Müslümanı, Müslüman maddi kaynaklarla yok ettikçe, hem Amerika hem de İsrail göbek atıyor.
DAEŞ’in gelecekteki görevleri:
Planlarındaki bundan sonraki sıradaki ülke ya İran, ya da Türkiye olduğu tahmin ediliyor.
A: İran: 1-2 aydan beri tiken üstünde ve sürekli tutuklanmalar ve tüm emniyet güçleri alarmda. Ayrıca Suriye’deki savaşa daha aktif katılarak, Suriye’de DAEŞ’le savaşmadığı takdirde İran’da savaşmak zorunda kalacağının farkında.
B: Türkiye: direk ve aktif DAEŞ’le savaşa girmeyerek, DAEŞ’in hedefi halinde gelmeme politikasını takip etmekte. Ona dokunmayım ke o da bene dokunmasın veya bene dokunmadığı sürece bende ona dokunmam politikası. Ancak bunu unutmamak gerekir ki bu durumlarda aniden her şeyi değiştire bilirler.
İran ve Türkiye’de ayni senaryolar uygulandıktan sonra bölgenin tekrar şekillenmesi söz konusu olacak. Böylece Türk, Fars, Arap, Kürt devletleri oluşturma planları yapılıyor.
Avrupa ve Fransa’daki DAEŞ’in yaptığı olaylar:
Bu tip kana susamış, mantık ve ideolojiden noksan terör örgütleri belirli amaçlarla bati tarafından kurulur. Ancak bir ara sonra bu örgütten bolümler kontrolden çıkıp, kendini kuranlara zarar vermeye başlıyor. Aynısı daha öncede Taliban’da görmüştük. Bu dönem dede DAEŞ de görülmeye başladı. Bu kontrolsüz güçler, kana susamış, ideolojiden yoksun kişiler, Suriye ve Irakta eğitim ve savaş deneyimlerden sonra yetişmiş olarak mülteci göç içinde Avrupa’ya geçip ve Avrupa’nın tümüne yayıldılar. O yüzden bundan sonra Avrupa’nın her yerinde böyle eylemler yapılması muhtemeldir.
Peki, Avrupa’da sıra hangi ülkede? Büyük ihtimalle Avrupa’da en çok muhtemel ülke İtalya’dır.
Neden İtalya?
Çok ve değişik milliyetlerden mülteci barındıran ülke İtalya’dır. Hem orta doğudan, hem Afrika’dan göç almış bir ülke. Ayrıca mülteciler en çok ayrıcalığa ve ikinciliği ye uğrayan ülkedir. Birçok mülteci gençlerinin erkeklerini uyuşturucu ve illegal işlerde, kızları fuhuşa sürüklendiği ülke.
İtalya’da DAEŞ’i engelleyen faktör?
İtalya’da, DAEŞ’i engelleyen güvenlik güçleri değildir. DAEŞ’İ engelleyen mafyadır. İtalya’da her bölgede kendisine has mafya örgütleri olup o bölgenin kontrolü da onların elindedir. Bu yüzden DAEŞ mafya engelini geçe bildiği takdirde İtalya’yı hedef alması muhtemeldir.
Herkes yeni DAEŞ saldırısını Belçika’da beklerken bu saldırı İtalya gibi beklenmediği başka bir Avrupa ülkesinde veya uzak doğuda bir ülkede gerçekleşme ihtimalini da göz ardı etmemek gerekir. Ayrıca bu yeni saldırılar patlama şeklinden çıkıp kimyasal saldırılarılar şekline alma ihtimallerinde göz ardı etmemek gerekir. Çünkü kimyasal saldırılar hakkında DAEŞ, Suriye savaşında önemli tecrübeler kazanmıştır. Bu tıp saldırılara karşı önlem alınması da çok önemlidir.
Ali Haydar
22.11.2015
