FANATİZM
‘Aşırı bağlılık’ demek olan fanatizm hem kişiyi hem de kişinin içinde yaşadığı toplumu etkiler.
Fanatizmde mantık ve akıl ortadan kalkmış, onun yerini ‘körü körüne bağlılık’ almıştır. İnsanlar genellikle fanatik olduklarından habersiz, doğru yaptığı düşüncesi ile hareket ederler.
Ülkemize zarar veren önemli olaylardan biri de siyasi fanatizmdir. Taraftarı olduğu ideolojisine aşırı bağlı olan insanlar, doğruya ve gerçeklere gözlerini kapatır, doğru olarak bildiği yoldan şaşmaz, o yolda sonuna kadar yürürler.
İşte bazı örnekleri;
‘Sarayı yıkacağız’ düşüncesi gündeme bomba gibi düştü, sonra yerini ‘saraya gitmem’ sözüne bıraktı, arkasından ‘Çankaya Köşkü bize yeter’ dediler. Acaba bitti mi dediğimiz anda, kendilerine oy vermediği için seçmene ‘bidon kafa, kıllı göbeğini kaşıyan adam’ suçlaması geldi.
Tüm bunlar etkisini kaybetmek üzere iken bu defa da ‘seçimlerde hile var, oylarımız çöplükte çıktı’ denmesin mi?
Aslında bu seçimi kaybetmediklerine inanmaları için güzel bir bahane idi, bu bahaneye de dört elle sarıldılar.
Günlerce, haftalarca bu konu ‘çokbilmişler’ tarafından gündemde tutuldu. ‘Acaba bu son olur mu?’ diye düşünmeye başlamıştık ki, ‘tiyatro’ meselesi ortaya atıldı, ‘darbe bir tiyatrodur’ düşüncesi topluma empoze edilmeye başlandı.
“İyi de, ortada binlerle ifade edilen yaralı ve 252 şehidimiz var, böyle tiyatro olur mu?” İtirazlarına sağlam bir kulp bulmak için bu defa da ‘kontrollü darbe’ sakızını çiğnemeye başladılar.
Bereket ki partinin başına yeni geçen çiçeği burnunda bir genel başkanın söylediği ‘bu, bal gibi darbe’ sözü ile bir anda sus-pus oluverdiler.
“Biz muhalefetiz, iktidarın hiçbir icraatına güzel demeyiz.” fikrini ortaya atanlar tam bir fanatizm örneği sergilediklerinin farkında mıydılar bilmiyorum. Ama bu, fanatizmin en baba örneği olsa gerek.
Kıbrıs Barış Hareketi’nin 50. Yılında, hiç beklemedikleri bir şekilde muhalefet liderinin Cumhurbaşkanı ile birlikte Kıbrıs’a gitmesi, fanatikler için bir darbe oldu aslında.
Evet, bu ülkede siyasi fanatizmi var, yıllarca biz bu fanatizm örnekleri ile yaşarken, artık fanatizmin son bulması gerekmiyor mu?
Hala da geç kalmış sayılmayız.