Yunan, asla elindeki ile yetinmeyen

Hep fazlasını isteyen

Batı’nın şımarık ve kaprisli çocuğudur

Avrupa’nın zengin ve emperyalist devletlerine sırtını dayamış, hem Eğe, hem de Kıbrıs ve Akdeniz’de hakkından çok daha fazlasını isteyen şımarık peşindedir.

Üstelik de Türkiye’yi sahillerine hapsetme sevdası içindedir

Sanki Eğe ve Akdeniz onundur

Kimseyle de paylaşmak istememektedir

Adil bir paylaşımdan yana değildir, Osmanlı mülkü olan ve türlü oyunlarla kendisine verilen On İki Ada’nın sağladığı avantajların peşindedir.

Doğu Akdeniz’de ne varsa onundur

Hele Ege’de ondan başkası hak iddia edemez

Evet, adalar Yunan’ındır

Tamam da

Adalar, Anadolu’nun bir parçası

Devamıdır

Bu böyle olduğu halde bu gerçeği kabul etmemek ve Türkiye’yi ana karası içine hapsetmek onun siyasetinin omurgasını oluşturmaktadır.

1974’te Kıbrıs’ta bu düşünce ile hareket etmiş, Kıbrıslı Türkleri yok sayarak Kıbrıs’ı ilhak etmek peşine düşmüş, hayalini kurduğu Enosis’i gerçekleştirmek istemiştir.

Fakat

Yediği Osmanlı şamarı ile kendine geldi

Gözü açıldı

Her şeyin kendi düşündüğü gibi olmadığını ‘Osmanlı şamarı yedikten’ sonra anladı.

Hele 1922’de Afyonkarahisar’da Mehmetçik tarafından vurulan sillenin izi ensesinde, acısı zihnindedir.

Yediği silleyi unutamamıştır

Hani evlerde beslenen bacakları kısa bir köpek cinsi vardır, sesi çok çıkar, en ufak bir harekette ise arkalarına dönerek kaçarlar ya, işte Yunan budur.

Sürekli gürültü yapmakta

Türkiye’nin en küçük hareketi ile de kuyruğunu sıkıştırıp kaçmaktadır.

Yüzyıllarca Türklerin egemenliği altında kalan, Türklerin ekmeğini yiyen bu milletin, Türk nefretini anlamak bir bakıma anlaşılabilir.

Ancak bu nefretle yaşamak

Bu nefret ile siyaset yapmak akıl karı değildir

Türkler her türlü zorluğa dayanan asker bir millettir, savaş dendiği zaman üstüne yoktur.

Fakat

Asıl gücünü vicdan ve merhametinden alır

Kimsenin hakkına el uzatmaz, başkalarının da uzatmasını hoş karşılamaz.

Şu iddia edilebilir ki, komşuluk ilişkilerinde Türklerden daha üstün bir millet yoktur.

Son pandemi vakasını hatırlayalım

El uzatmadığı zengin, fakir, uzak, yakın hiçbir millet kalmamıştır.

Kısacası Türklerle komşuluk bir şanstır 

Bilene...