GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE "NAR"(ENNAR) =2.BÖLÜM=
"BİZİM ELLER, NE GÜZEL ELLER,"
"SÖYLESİN ŞİRİN DİLLER;"
"YAZSIN KALEM TUTAN ELLER,"
"BİZİM NAR, NE GÜZEL NAR...
"BU NAR'DA YAZAR GEZER,"
"ZÜLFÜNÜ TARAR, GEZER;"
"NAR BİZİM, YAZAR BİZİM,"
"YASEMİN HEM YAZAR, HEM GEZER"...
Selâm; yine yeniden yeni bir anlatımla sizlerleyim. 1. Bölümünde "Yine aylardan Kasım" diye başlık attiğım "NAR" anlatımlı yazımın sonunda da ıcıcıh soluhlanalım dimiştim.
Şinci diyeceniz ki hayırdır bizim gız iki haftayı geçti hani ıcıcıh soluhlanacaktın nirelerdesin sen. Bende işte geldim burdayım diyorum...
Yazıma geçmeden biraz Rabbime naz niyaz edeyim.
Yarabbi diyeyim; Elimde kaadım, galemim, elim, dilim, kalemim, kelâmım sana emanet.
"Ol dersin oldurursun,
"Gül dersin güldürürsün,
"Yaz dersin yazdırırsın.
İşte şinci bende senden aldığım güç ve kuvvetle "Nar" tarihçesi yazı dizisine devam edeceğim inş. "Ya ALLAH, ya BİSMİLLAH"...
1071 Malazgirt Zafer'inden sonra "Sultan Alparslan'ın" komutanlarına Anadolu'yu yurt olarak göstermesiyle 1072 yılında Ortaasya bozkırlarından akın akın gelen çeşitli Türk boyları Bizans köy ve gasabalarına karşıt bir denge unsuru olarak yeni kurulan "GÖRE, "NAR" ve "MUŞKARA" köylerine yerleştirilmişler yazmış. Türkmenler ve Osmanlıya doğru devam edelim dimişdim...
Ben yine galdığım yerden devam ideceğim. Nirdenmi tabiki ortaasyadan. Hani eskiler suyun hasını suyun gözesinden içeceksin dirlerdi ya. "Göze" dimek kaynak dimekdir..
Bende "Nar" tarihçesini taaa başına gidip konuyu Türkmenlerden ele alıp Osmanlı'ya kadar dilim döndüğünce yazayım didim...
Oğuzların "BOZOK" kolunun "YILDIZHAN" soyundan gelen "BEĞDİLLİ- BEYDİLLİ" Türkmenleri Danışmentli Türkmenlerinin temelini oluşturmuşlardır. Danışmendli Beyliği 1071 Malazgirt Zaferinden sonra "Danışment Gazi" tarafından kurulmuş ve Anadolu'muzun Türkleşmesi sürecinde önemli rol oynayan Türk beyliklerinden biri olmuştur...
11.Yüzyılda Selçukluların Orta Anadolu'ya hakim olmasıyla birlikte islamiyette yaygınlaşmaya başlamış. Danışmentlilerde orta anadoluda güçlü siyasi ve askeri güç oluşturmuş ve ayrıca bu bölgelerde çeşitli medrese, cami ve köprü inşa etmişlerdir.
Anadolu Selçuklu Devletinin başkenti "Konya" en önemli sultanlarından biriside "Aladdin Keykubat"dır. Sultan Alaaddin 13.Yüzyılın başlarında Anadolu'daki Siyasi ve Askeri Birliği sağlamak, Anadoluyu Türkleştirmek ve islâmiyeti yaymak amacıyla birçok sefer gerçekleştirmiştir. Bunlardan biride "Kayseri" seferidir.
Başkent Konya seferin başlangıç noktasıdır. Selçuklu ordusu burada toplanarak sefere çıkmıştır. Bu seferin amacı Anadolu'nun önemli bir ticaret ve yönetim merkezi olan Kayseri'yi Selçuklu hakimiyetine alınması için yapılmasıdır.
Çünkü Kayseri ve Kapadokya "İpekyolu" üzerinde çok önemli bir ticaret merkezi ve konumundaymış...
"Alaaddin Keykubat" Kayseri seferine giderken Narköy'deki Tuğ Tepesine otağını kuruyor. Otağından bölgeyi incelediğinde Nar'da rum ve hristiyan nüfusun çoğunlukta olduğunu görüyor. Anadolu'ya da islâmı yaygınlaştırmak amacıyla Nar'daki büyük caminin olduğu yere mescite benzer ilk ibadethaneyi yaptırıyor. Nar'daki ibadethane sonra Mescide dönüşüyor.
Bu arada Türkmen nüfusu burada yoğunlaşıyor ve islâmiyette yaygınlaşmaya başlıyor.
Yani Selçuklu döneminde ilk ibadethane Nar ve Gülşehir'e yapılmış oluyor.
Şinci geri sarar bana "Tuğ Tepesi" niresi dirseniz; bende "Ali İhsan Sarıhan" beyin verdiği bilgiler ışığında eski "Peri Tower" otelinin hemen üstü vede halk arasında "Türkmen Aharı" denilen yerinde üst kısmındaki tepe imiş dirim...
Ayrıca bizim "Nar" yani Narköy; Selçuklu ve devamı olan Osmanlı dönemlerinde Nar ticaret yolları üzerinde İpekyolunun bulunması nedeniyle önemli bir köy olarak kalmış.
Osmanlı arşivlerinde Nar; tarım ve hayvancılık yapılan "Narköy" adıyla kayıt altına alınmıştır.
Akabinde Selçuklu imparatorluğunun zayıflaması ve özellikle 13.Yüzyılda moğol saldırılarının artması üzerine; Anadolunun bütün bölgelerine dağılan Türkmen Oymakları çeşitli "Türkmen Beyliklerini" kurmuştur.
Bunlardan bazıları;
"Karamanoğulları,
"Germiyanoğulları,
"Saruhanoğulları,
"Candaroğulları,
"Dulkadiroğulları gibi beyliklerdir.
Bu Türkmen Beylikleri; Anadolu'da hem siyasi hem kültürel yapının gelişmesine katkıda bulunmuş. Hemide Osmanlı Devletinin kurulması ve büyümesi için önemli bir zemin hazırlamıştır.
Bu beyliklerden ilki olan "Karamanoğulları Beyliği" (1270-1487) yılları arasında Orta Anadolu'da Konya- Karaman, Aksaray, Niğde ve eski Nissara yani Nevşeer'e kadar olan bölgede hüküm sürmüştür.
Karamanoğlu Mehmet Bey Türkçeyi de resmi dil ilân etmiş. Vede Türkçeden başka bir dil kullanılmayacak diye bir "Ferman" yayınlamıştır. Akabinde "Karamanlılar" grek alfabesiyle Türkçe yazıp, Türkçe konuşmuşlardır...
Hristiyan dinine inanan ve islâmiyeti kabul etmeyen bir kısım "Karamanlılar" ise kendi istekleriyle Yunanistan'ın Selânik ve Kavala Bölgesine göçetmişlerdir...
Diğer taraftan Danışmentli Türkmenlerinin devamı olan "Dulkadiroğulları Beyliğinin" gelişip büyümesi ile Osmanlı Aristokrasisinde ve Askeri Tımar yapılanmasında etkisinin artması; Osmanlı Sarayında çöreklenen Devşirme ve dönmelerin gözlerini korkutmuştur.
Osmanlı Devletinin kurulmasında destek olan "Türkmenler" ilerki dönemlerde sorun olarak görülerek Anadolu'daki Türkmenlerin üzerinde saray tarafından baskılar arttırılmış, konar göçer Türkmen boyları Suriye'nin "Rakka" eyaletine sürülmüştür. Bu zorunlu sürgünde göçebe Türkmenler çölün sıcağı ve arap aşiretlerinin yağmaları yüzünden Anadolu'ya geri gelmiş ve İçanadoluyu mesken tutmuşlar diyeyim bir virgül koyayım, 3. Bölümde buluşmak dileğiyle...
Sağlıklı, Sıhhatli Günler Dileklerimle..
Yasemin Tutuş
30.11.2024