=GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE "NAR"(ENNAR)= =1.BÖLÜM=

"YİNE AYLARDAN KASIM,"
"SANKİ SENDE KALDI AKLIM;"
"HER SATIRIM, HER YAZIM,"
"SANADIR "NAR'IM"...

Selâm; bazen yazarımya yine yeniden sizlerleyim diye. Yine uzuun bir aradan sonra  "Nev-Nar" grubumuzda, yine sizlerleyim.

Ben "NAR" Beldesini 4 yıl önce Nevşeer'e gittiğimde "Topuzlu Han'da" yemek yirken seyretmiş, hayran kalmıştım. 
Candost dediğim Sayın Ali İhsan Sarıhan beyin davetiylede bu gruba yani "Nev-Nar'a" bir girmiş, pir girmiştim. 

Benim diğer gruplarda paylaştığım yazıları hafta hafta paylaşarak yaza gadar çıkmıştım. Ben Nar'ı hiç bilmediğim için Bezirhaneler dimiştim, Değirmen dimiştim, bilgi belge toplansa bende yazıvirsem dimişdim emme elimde döküman olmayınca didimde didim..

Sayın Sedat Dülger beyin okurlarımız sizi merak ediyor, yazılarınızı bekliyorlar Yasemin hanım mesajı üzerine de hiçbir şey için geç değildir didim, aldım elime kaadı, galemi "Nar" beldesine bi uzanım didim. 
Bu arada birkaç Nar'lı hemşehrimize bilgi edinmek babında mesaj attığımda müspet, menfii bi cevap gelmeyince!..
_Ellaam beni masimiye almadılar, iş yine başa düştü, en iyisi şincilik gendi göbaamı gendim kesim didim...

Gendi göbaamı gendim kesiim didimde ginede boş durmadım, sordum soruşturdum, buldum, buluşturdum, kitapları garıştırdım, gendimce de araştırıp, bazı bilgilere de ulaşdım. 
Şincide elimden geldiğince, dilim döndüğünce ıcıh ordan, ıcıh burdan dirkene "NAR" Gasabamızın yani şincilerde "NAR" Beldemizin tarihçesinden başlayıp, Kültürünü, Gelenek ve Göreneklerini vede yemeklerini de yazıma gatarak, Kadirah'ın şallağından dutunda Combuz Bayırın'a, Bezirhanelerinden, Un değirmenlerine gadar hafta hafta yazayım didim. 

Bu arada ıcıcıhda sizlerden destek isteyeceğim tabiki. 
Nasıl diyeceğiniz şincik dimi.. 
Himen yazayım; sizlerin bilgi, belge aktarımı ve çohh değerli yorumlarıyla tabikii..
Birde eskiden yeniden, öteden, beriden duyduhlarınızı, bildihlerinizi benimle paylaşabilecek canımm Nar'lı hemşehrilerimiz sayesinde...

Artık sizlerinde bu çorbada bi tuzu bulunsun gari didim, ilerde de arşiv olacak şekilde "NAR" hakkındaki bilgiler biraraya toplansın istedim. Isteyenenin bi yüzü gara, bilgi virmeyen bilmem gari dirmişim... 

Şinci daha fazla sözü uzatmadan yazmaya başlıyorum. 
Yazması benden, okuması sizlerden.
Ya ALLAH, ya BİSMİLLAH..

"Orda Bir "NAR" var uzakta,
"Gidemesemde, gelemesemde;
"O "NAR" bizim "NAR'ımızdır"...

Diyeyim ve söze önce "NAR'ımızın" tarihçesinden başlıyayım. 

Benim güccüklüğümde gasaba şimdilerde belde olan "NAR" Dünyaca meşhur Kapadokya bölgesinde ve Nevşeer'in 2 km kuzeyindedir. 
Kadirah'tan başlayıp taa Kızılırmağa gadar uzanan 15 km'lik bir vadi içersine konumlanmış yerleşim yeridir.
Nar Beldesi; Nar Çay'ının oluşturduğu derin vadi eteklerinde yeralan, eski Narköy Ören yeri üzerine gurulmuştur.
Jeolojik açıdan ise; Erciyes Dağının volkanik patlaması sonucunda oluşan kalın ve çeşitli "TÜF" kayalarla gaplıdır. 
Bu gayaların golayce oyulmaları sebebiyle "Nar Belde'sinin" çoğunluğunda yüzyıllardır gullanıgelen mağara evler vardır...

Gelelim "NAR" adının nirden geldiğine; 
Birincisi Grekçe kökenli "NERO, NORA, NEROASTOS" kelimelerinden "Sulak Yer" anlamındadır.
İkincisi ise Arapça "ENNAR" yani "Ateş- od" anlamındadır.

Tarihçesine gelince; İlk çağlarda Nyssa, orta ve yeni çağlarda "Muşkara" adıyla bilinen "Nevşehir'imiz" şincilerde medeniyetlerine akıl sır erdiremediğimiz hatta "Fiii tarihi" didiğimiz dahada geçmiş tarihlerde Hititler, Persler, Böyük İskender'le birlikte "Makedonya" sınırları içinde galmıştır. Ardından Saleukos, Kapodakya Krallığı ve Romalıların hakimiyetine girmiştir.
M.Ö 395 yılında Roma İmparatorluğu bölününce  Nevşer'imiz Doğu Roma İmparatorluğunun sınırları içinde galmıştır.

1071 Malazgirt Zaferinden sonra ise "Sultan Alparslan'ın" komutanlarına Anadolu'yu yurt olarak göstermesiyle 1072 yılında Ortasya bozkırlarından gelen çeşitli Türk boyları Bizans köy ve gasabalarına karşıt bir denge unsuru olarak yeni kurulan "GÖREN, "NAR" ve "MUŞKARA" köylerine yerleştirilmişlerdir. Böylelikle Kapadokya bölgesi "Danışmentli Beyliğinin" egemenliğine girmiştir.

Ayrıca Gayseri Rum Kilisesine göre ise Nevşeer'in Nyssa'nın yerinde olduğu ve şehrin merkezinin ise Nevşeer'e iki mil uzaklıktaki mezarları ile önemli "Narköyü" olabileceği söylenmiştir, diyelim ve ıcıcıh soluklanalım..

Okur-yazar, konar-göçer Türkmen boylarının yerleşme hikayesini ve Osmanlı dönemini de gelecek yazımda anaadmaya çalışacağım inşaallah... 

Sağlıklı, Sıhhatli Günler Dileklerimle...
Yasemin Tutuş 
09.11.2024