Osmanlının Viyana kapılarında ne işi vardı?

Hep bu sorulur

Fakat

İlginçtir

Şu hiç sorulmaz;

‘Osmanlı Devleti'nin İstanbul’da, İzmir’de, Ankara’da, Kayseri’de, Konya’da vb. ne işi vardı?’ denmez.

Neden?

Çünkü bu zihniyette göre; ‘Buralar bizimdi, hiç fethedilmedi, sanki bu topraklarda ilk andan beri hep biz vardık’ gibi düşünürler.

İlerisini ve gerisini düşünmezler

Bu topraklar da bir Budin, Viyana, Budapeşte, Atina Sofya vb. gibi başkalarınındı ve bizim tarafımızdan fethedilmiştir…

Aslında ‘Viyana’da ne işimiz var?’ sorusu ile Osmanlının ‘sömürgeci bir devlet’ olduğu ima edilmeye de çalışılır.

Osmanlı Viyana’yı çok kez kuşatmış fakat bu kuşatmalar hep neticesiz kalmış, başarılı olamamıştır.

Gelelim soruya;

Osmanlı Devleti Viyana’ya fethetmek, topraklarını genişletmek, zenginliğine zenginlik katmak, şan ve şöhretini artırmak için gitmemiştir.

Bunu düşünmek haksızlıktır

Yanlıştır

Osmanlı devleti'nin en şaşalı dönemini yaşadığı 16. Yüzyılda bile asla böyle bir hedefi olmamıştır.

Haa şu olmuştur

Fethedilen yerler 3 gün boyunca yağmalanmış, kimi mallara el konulmuştur.

Fakat

Bu olay, o devir için normal sayılırdı

Çünkü teslim ol çağrılarına cevap alınamadığı için kuşatma sürmüş, fethin gerçekleşmesi için de birçok asker hayatını kaybetmiş, bunun sorumluluğu da karşı tarafa yüklendiği için yağmaya müsaade edilmiştir.

Üç günün sonunda insanlar normal yaşamına devam eder, dini inancını devletin koruma ve gözetimi altında serbestçe yapardı.

En ufak haksızlığa prim verilmezdi

Osmanlının asıl amacı Allah’ın kelamını savunmak, yaymak Allah’ın istediği gibi yaşamak, O’nun emirlerini dünyanın en ücra köşelerine, gidebildikleri her yere taşımaktır…

Osmanlının niyeti de hedefi de bu olmuştur

Osmanlı Viyana kapılarına, Budin, Belgrad, Sofya, Atina, Budapeşte’ye vb. hep bu amaç için gitmiştir.

Gittiği her yere barışı, huzuru refahı götürmüş, insanları serbest bırakmış, kervansaray, yol, hamam, köprü, imarethane, okullar, camiler vb. yaparak bırakın sömürmeyi o ülke halkının refahı için servet dökmüştür.

Bunlar hep göz ardı edilir

Hep Osmanlı kötülenir

Hatta

Sömürgeci Amerika, İngiliz ve Rus emperyalizmine sempati ile bakılırken, Osmanlı’ya bu şans dahi verilmez…