HOCAM BU NE?
Camide öğle namazını eda ettikten sonra cemaat ile birlikte dışarı çıkmak için ayağa kalktık, dışarı çıkmadan hocaya doğru yöneldim, Hocaya yaklaşınca;
“Hocam bir soru sorabilir miyim?”
Hoca;
“Tabii ki buyurun sorun” dedi;
“Hocam, camimizdeki bu minberin üst kısmında, üstü kapalı ve kubbeli olan, adeta küçük bir kulübeye benzeyen bu bölüm niçin yapılmış?”
Hoca şaşırmıştı, belki de, daha önce hiç böyle bir soru ile karşılaşmamıştı, onun şaşkınlığı ile biraz düşündükten sonra;
“Şey, ben de bilmiyorum, araştırmak gerek.”
Hocaya teşekkür ederek ayrıldım camiden ama merakım daha da artmıştı, minberin üstünde bulunan bu kısım tüm camilerde vardı istisnasız, o zaman bunun bir anlamı olmalıydı.
Değişik gün ve vakitlerde farklı hocalara aynı soruyu sordum, farklı cevaplar aldım.
Kimisi; “Güzel görünmesi için” kimisi; “her hangi bir anlamı yok, öylesine yapılmış” dedi, bazı hocalar da yüzüme şöyle bir bakıp, ‘senin hiç mi işin yok?’ havasında “bilmiyorum” dedi.
Artık anlamıştım, bu konuyu kimse bilmiyor, ne yapsam da sorularım hep havada kalıyordu.
Bir gün evde otururken televizyonda, Japonya’da Müslümanlığı kabul etmiş bir Japon bilim adamının açıklamalarına kulak misafiri oldum, anlattıklarının içinde bu konu da vardı, konu ile ilgili şunları söyledi;
“Türkiye’deki camilerde, minberin üst kısmında hiç kullanılmayan, hutbe okunmayan bir kısım vardır, Müslümanlar bu kısmı çok sevdikleri Peygamberlerinin makamı olarak kabul ederler.”
Bu açıklamayı duyar duymaz, ‘tamam, işte doğrusu bu’ dedim içimden, bir taraftan da üzülüyordum, sorumun cevabını, nüfusunun % 99’u Müslüman olan bir ülkede değil de, Müslüman olan bir Japon’dan almış olmamdı.
‘Buna şükür, öğrendim ya’ diye düşünüyor, insanımızın kendi değerlerine ne kadar ilgisiz, konulara ne kadar uzak olduğunu daha iyi anlıyor, ülkenin geri kalma sebepleri kafamda berraklaşıyordu adeta.