2024’te En Beğendiğim 5 Kitap
Fib Haber’deki 8. yazımı yazarak, 2024’ün son yazısını da yazmış olacağım…
Bu yıl okuduğum kitaplar arasından en çok beğendiğim 5 kitabın konularından bahsedeceğim. Girişi bir tarih kitabıyla yapalım:
1.Kemal H. Karpat/Kısa Türkiye Tarihi (1800-2012): Hiç tarih okumayan için güzel bir giriş olabilir bu kitap. Kitap üç bölümden oluşuyor. İlk bölümü 1800-1918 arası, ikinci bölüm 1918-1960 arası ve üçüncü bölüm de 1961-2012 arasını derinlemesine girmeden, açık ve net bir şekilde yazmış yazar. Yazarın okuduğum ilk kitabı, kalemini beğendiğim bir tarihçi oldu Kemal H. Karpat. Merak ettiğim başka kitapları da var, en çok da Edebiyat ve Toplum kitabını merak ediyorum. 2025’te okumayı düşündüğüm kitaplar arasında yerini alıyor.
2.Cahit Zarifoğlu/Bir Kelime Daha: Aslında bu kitap hakkında söyleyeceğim çok şey yok. Fib Haber’deki 4. yazımda bu kitap hakkındaki düşüncelerimi yazmıştım. Ama en beğendiğim 5 kitabın arasına koymazsam da olmazdı. 2024’te okuduğum ve en çok beğendiğim kitap bu olabilir. Bir yazarın edebiyat görüşü bir araya getirilmiş ve okurla buluşmuş. Üstelik bu yazar Cahit Zarifoğlu, bence edebiyatla ilgilenenlerin kitaplığında muhakkak olması gereken bir kitap.
3.Fakir Baykurt/Eşekli Kütüphaneci: Bu listeye, bu kitabı eklemeseydim ayıp ederdim. Eşekli Kütüphaneci hakkında düşüncelerimi yazmıştım, hatta Fib Haber’deki ilk yazımda bahsetmiştim. O zaman Ürgüplü Mustafa Güzelgöz hakkında düşüncelerimi yazmıştım ama kitabı okumamış olduğumdan, Eşekli Kütüphaneci kitabı hakkında pek bir şey yazmamıştım. Şimdi, okumuş olarak bir şeyler yazmak isterim.
Kitap son derece akıcı ve masal tadında, isteyen herkes rahatlıkla okuyabilir. Eşekli Kütüphaneci kitap sevgisini öyle güzel anlatmış ki. Kitap, kitap olalı böyle güzel övülmemiş, anlatılmamıştır bence. Kitabın bir sayfasında ‘Kitap sevgisi de bütün öbür sevgiler gibi doğuştan vardır; ama uyuyordur. Onun, zamanı gelince uyandırılması gerekir.’ yazıyordu. Kitap sevgisini uyandırmak için en ideal kitap, Eşekli Kütüphaneci’dir kesinlikle!
4.Sabahattin Ali/İçimizdeki Şeytan: Bir önceki yazım Sabahattin Ali ve onun kalemi hakkında düşüncelerimi yazmıştım. Eğer ki bu listeye Sabahattin Ali’yi eklemeseydim olmazdı. Önceki yazımda da söylemiştim, birçok kez yarım bıraktığımı. Belki de yarım bırakmamın nedeni Ömer’di. Güzel konuşuyor, hoş konuşuyor ama konuştuklarının arkasında durmayan bir karakterdi. Onun tam tersi olan Macide vardı bir de. Netti, kesindi ve kendine güvenen bir kızdı. Bedri, Ömer’in arkadaşı olarak kadroya girene kadar Macide’yle Ömer arasındaki ilişkiyi bağlaştıramıyordum. Kitabın başında sanıyordum ki Ömer, Macide’nin sevgisini kazanmak için elinden geleni yapacak. Hiç de öyle olmadı ama olayın içine Bedri girince bambaşka şeyler oldu.
5.Rasim Özdenören/Gül Yetiştiren Adam: Gelelim son kitaba. Rasim Özdenören’i bilerek en sona bıraktım. Favori yazarlarımdan biridir. Yazarımızın yazdığı ilk ve son romanı. Bir romanda iki farklı hikâye bulunuyor. İlk hikâye, kitabın adını da alan Gül Yetiştiren Adam’a ait. Zamanında Milli Mücadele’ye katılan adam, toplumun değiştiğini görerek buna tepki olarak 50 sene boyunca evinden çıkmaz ve gül yetiştirir. İkinci hikâye ise genç arkadaş grup arasında geçiyor. Bu gençler modern dünyaya, Gül Yetiştiren Adam’ın rahatsız olduğu topluma ayak uyduran gençler diyebiliriz… Kitapta bölümler bir Gül Yetiştiren Adam’ın, bir gençlerin hikâyesi olarak sırayla devam ediyor. En sonunda ise iki hikâye bir gazete haber vesilesiyle birbirine bağlanıyor…
Muhakkak okunması gereken bir kitap. Yazarımız keşke başka romanlar da yazsaymış…
2024’te en beğendiğim 5 kitap, 2025’te hangi kitaplar ‘en beğendiğim’ kitaplar olacak merak ediyorum.